Sayın “Paylaşım”,
13.3.2012 tarihli mailinizi aldım.
Kıymetli yavrum, beş yaşındaydım. Rahmetli annem para verdi, “Git oğlum, bakkal Hacı Amcadan bir kibrit al” dedi. Gittim, parayı verdim, bir kibrit rica ettim. Hacı Amca, “Veremem” dedi. Hayretler içinde kalmıştım. Sebebini sordum, “Dükkandan içeri girerken selam vermedin” dedi. Sordum, “Şimdi ne yapmalıyım?” dedim. “Git biraz dolaş, sonra selam vererek içeri gir” dedi. Öyle yaptım. Bakkal Hacı Amca kibriti verirken bir de yanında çikolata verdi. “Bu ne?” dedim. “Bu” dedi , “selam vererek içeri girdiğin için onun mükafatı.”
Değerli yavrum, güzel, incelik dolu, hikmet dolu sözler ve olaylar gönderiyorsun. İyi, güzel ama hani başta selam? O zaman yazıların daha zengin, daha güzel olmaz mı?
Selam, sevgi ve saygı ile.
Sabri Tandoğan
Sayın Sabri Tandoğan'ın cevaben yazdıkları :
"Önce selam, sonra kelam" Yazan "Paylaşım"
Cvp: "Önce selam, sonra kelam" Yazan Sabri Tandoğan