Sizden Gelenler

 

subHeader_l

Konu : Cvp: Zafer, zafer benimdir diyenlerindir.
Gönderen : Sabri Tandoğan
Tarih : 12/24/2006 8:10:41 PM



Sayın Zeynel Mungan,


24.12.2006 tarihli mailinizi aldım.


Efendim, mailiniz beni yıllar öncesine götürdü. Rahmetli eşim Rana Hanım ile beraber adli tatillerde İstanbul’a gelirdik. Her gün uğradığımız bir demiryolları lokali vardı. Lütfedip bizlere hazırladığınız kar gibi beyaz örtülü temiz masalarda çayımızı içer, sohbet ederdik. Görüşü, inanışı, düşüncesi, kanaati ne olursa olsun isteyen her insan masamıza oturabilirdi. Bir de, akşam şenliği başlardı. Kulakları çınlasın İlhan Bey gelir Sabri Bey usulü bulgur pilavı yapardı. Biz de kaşıklarımızı kılınç gibi çekerdik. İlhan Bey usulü cacıkla beraber ayaklarımız yerden kesilmeye başlardı. Biraz sonra masmavi bulutların arasında dolaşmaya başlardık. Bizim sohbetimiz belki hiçbir toplumda görülmeyen bir karşılıklı sevgi, saygı, tolerans ve fikir özgürlüğü içinde geçerdi. Şimdi acaba bir örneği var mıdır pek merak ediyorum. Düşüncelerinden dolayı mahkum edilenlerin sayısı arttıkça, onlara çeşitli baskılar uygulandıkça o sohbetlerin kıymeti daha iyi anlaşılıyordu. Kim ne derse desin kesinlikle yadırganmaz, saygıyla dinlenilirdi. Çünkü düşünce yönü bir insanın en asli, en saygıdeğer tarafıydı. Şimdi toplumumuzda sadece birbirini ithamlar var, birbirini kötüleme var. Birbirini hor, hakir görme var. Oysa yüzyıllarca önce Yunus Emre


“Tehi görme kimesneyi


Hiç kimesne tehi değil”


diyordu. Ama bugün ülkemizde ne yazık ki bunun özlemi, susuzluğu içindeyiz. Düşüncelerinden dolayı, inançlarından dolayı insanlar kınanıyor, mahkum ediliyor. Yalnız şu iyi bilinmeli ki karşılıklı ithamlarla, suçlamalarla hiçbir yere varamayız. Böyle toplumlarda ne ilerleme, ne kalkınma olur. Sadece bizi sevmeyen, istemeyen, beğenmeyen insanların kapılarında yüzsuyu döküp, yalvarma olur. Yazık, günah değil mi? Yeni yetişen çocuklarımıza, yeni yetişen gençlerimize onlar, yüzbinler, milyonlar iş isterken, ekmek isterken biz ne yapıyoruz? Bir cumhurbaşkanlığı seçimi tutturmuşuz. Yemin ederim ki bu göz boyamaktan, kitleleri uyutmaktan, gerçekleri gizlemekten başka birşey değil. Her gün gazeteler bununla doluyor, televizyonlar bununla doluyor. Ama ne yazık ki kitleler bunun bir uyutma vasıtası olduğunun farkında değiller. Resmen uyutuluyoruz. Ama bu arada atı alan Üsküdarı geçiyor, soygunlar, talanlar örtülüyor, gizleniyor. Durumu bütün vahametiyle görüyoruz ama elimizden birşey gelmiyor. Hatırlar mısınız, kültürden, medeniyetten, insanlıktan, efendilikten nasibi olmayan bir müdür bey çıkmış, insanlık tarihinde görülmeyen bir firavunlukla bizim o toplandığımız masaları zincire vurmuştu. O adam şimdi kimbilir kimlerin uşaklığını yaparak cebini dolduruyordur. Devir onların devri Zeynel Bey, gün onların günü. Ama bizler bunlardan yılmayacağız. Son nefesimize kadar mücadele edeceğiz. “Billah yaşamak yerde sürünmeye değmez”. Bizler içimizi sadece sevgiyle, saygıyla, hizmet aşkıyla doldurarak hayat yolundaki yürüyüşümüzü şerefli bir şekilde sürdüreceğiz. Selam, sevgi ve saygı ile.


Sabri Tandoğan


 


Sayın Sabri Tandoğan'ın cevaben yazdıkları :

Zafer, zafer benimdir diyenlerindir. Yazan Zeynel Mungan
Cvp: Zafer, zafer benimdir diyenlerindir. Yazan Sabri Tandoğan

...::Bu yazıyı arkadaşına gönder::...

Geri Dön

 

[Ana Sayfa] [Sabri Tandoğan] [Kitapları] [Yazıları] [Röportajları] [Resim Albümü] [Sizden Gelenler] [Dosya Arşivi] [Arama] [İletişim]