KALBİN MÜHÜRLENMESİ
Sevgili Baba cım,
Öteden beri insanları meşgul eden bir mesele olan kalbin mühürlenmesi benim de kafamı meşgul ediyordu. Gönül sohbetleri kitaplarınızdan 6.cildinde buldum cevabını.
Sık sık işitiriz diyorsunuz; ‘gözleri vardır görmezler, kulakları vardır işitmezler, kalpleri vardır hissetmezler’. Acaba neler oluyor da gören gözler görmüyor, işiten kulaklar işitmiyor, asli vazifesi duymak, düşünmek, hissetmek olan kalp, kaskatı kesiliyor. Sırayla bu nedenleri irdeleyelim demişsiniz de ne güzel irdelemişsiniz.
l) Haram lokma: Bu o kadar önemli husustur ki, haram yiyen bir insan için manevi tekamül durur, ne yaparsa yapsın, bir adım ilerleyemez. Haram yiyen insan gaflet, dalalet, ihanet içindedir. Kime karşı? Kendine karşı. İstese de manevi güzellikleri göremez, manevi hakikatleri işitemez.
2) Kin, nefret, intikam duygusu içinde, gurur, kibir içinde yaşamak. Bu tür insanlar, yaşadıkları sürece, bu çirkin hallerden tövbe edip uzaklaşmadıkça, mana yolunda bir adım ilerleyemezler.
‘Sevmek, devam eden en güzel huyumdur.’
“Aşk gelicek cümle eksik biter”
“Seviyoruz, seviliyoruz, güzelliğimiz bu yüzden” diyebilenler, kainatın en mutlu, huzurlu ve güzel insanlarıdır.
3) Üçüncü husus, şefkat, merhamet, acımak duygularından yoksun oluşlarıdır. Allah rızası için, hiçbir karşılık beklemeksizin, hiçbir menfaat ummaksızın başkalarına el uzatabilenler huzurun, mutluluğun ve ışığın yolunda yürüyebilirler.
4) Biri de gıybettir. Gıybet ile insanlar neler kaybettiklerini bir bilseler, vebadan kaçar gibi ondan uzaklaşırlar. Gıybet edenler kadar dinleyenler de kirlenirler. Resulullah Efendimiz, bir Hadis-i Şerif’lerinde gıybetin otuz zinadan beter olduğunu ifade buyurmuşlardır.
5) Kur’an-ı Kerim’de: “Mümin erkeklere söyle, gözlerini haramdan korusunlar, Mümin kadınlara söyle, gözlerini haramdan korusunlar” buyuruyor. Kalbin mühürlenmesine insanları götüren sebeplerden biri de fuhuştur. Fuhuşu konuşmak, fuhuş yapmak kadar insanları kirletir. Son derece bu konuda hassas olmak gerekir.
6) Peygamber Efendimiz bir Hadis-i Şerifinde: “Allah’ım beni bir an, bir andan da kısa bir zaman, nefsime bırakma” buyuruyor. İnanan insanların bu hadisi günde en az birkaç kere okumaları gerekiyor. Başıboş olmak, avarelik, gerek pencere önünde salak salak bakarak geçirilen zamanlar, gerek caddelerde aptal aptal dolaşarak geçirilen zamanlar, bizi hep negatife götüren yanlış hareketlerdir. Zamanını boşa harcayan, hayatını da, dünya ve ahiretini de boşa harcamış demektir.
7) İnanan insanlar farz olan ibadetlerimizi yapmakla yükümüyüz. İnsanlar ne kadar incelikle hareket ederlerse, istifadeleri de o kadar büyük olur. Kendileri bilirler. Herkes kendi cebinden harcar, yaptıklarının hesabını bir gün kendisi ödemek zorunda kalır.
Yüce Allah’ımız, sevgisinden yarattığı kulunun kalbini mühürlemez. O mührü vuran, sevgiden, saygıdan, edepten, incelikten Allah ve Peygamber aşkından uzakta yaşayan insanların kendileridir. Kalbi mühürlü insanlar ne yapabilirim ki, elimden ne gelir diyenler, bir gün gerçekle yüz yüze geldikleri zaman, utançla başlarını öne eğecekler, pişman olacaklardır. Tövbe etmek varken, af dilemek varken, secdeye kapanmak varken edepsizlikte ısrar niçin? Tövbemiz şimdi olmayacaksa, ne zaman olacak?
Beynimin her hücresindeki soru işaretleri cevabını bulurken, her daim tövbe eden ve kalbi mühürlenmeyen kullarından olabilmek dileğiyle .Allah yüreğinize, aklınıza sağlık versin diyor, saygıyla ellerinizden öpüyorum.
Saygılarımla.
Güler