Çooooooook kıymetlim hocam,

         Hürmetlerimle başlamak isterim,

          Bugünden sonra bana sorsalar sevmek nedir? diye. Yanından ayrıldığında ayakların geriye geriye gitmesidir derim. Yanınızdan ayrıldığımda hissettim bunu Ankara kaldırımları ileri adım atmama zorluyordu beni. Çünkü içim hep size size doğru gidiyordu. Yüreğimde  bir sızı düşüncelerimi karıştırıyor ne yapmam nereye gitmem konusunda beni kararsız bırakıyordu. Sonra bir dost daveti aldım ve orada güzel anlar yaşadım. Ancak yüreğim orada da  yerinde değildi. Cismen oradaydım ama kalbim odanızda kaldı. Görüşebildiğimiz kısacık zaman diliminde bendenize yine her zaman ki gibi yanınızda biraz bile bulunmaının güzel hazzını yaşattınız. Dilim odada ne söyledi bilmiyorum ama içim dua dua Rabbime bağlı. Eşe dosta haber saldım lütfen dua buyrun diye. Muhterem efendim, lütfen lütfen verdiğiniz bütün dersleri uygulama zamanı şimdi. O ayaklar bizlerin insan olması için çıkıyordu evden. Tuttuğum notlar , yaşadığım anlar vesilenizle kurduğum cennet hayatımın altın çerçeveli fotoğrafları şimdi.  Lütfen efendim, lütfen,,,,,gayret bizden tevfik Yüce Allah'tan. İnşallah okulumuz hep açık kalsın. Amin.

       Mübarek  Kur'anımızda Yüce Allah Yasin suresinde bir ayette " şehrin öte yakasından bir adam koşarak geldi " buyurur. Zatıaliniz bendeniz için hep böyle oldunuz efendim. Hep hayatımın en çetrefilli dönemlerinde elimden tuttunuz. Sıkıntılarım sizinle gül bahçesine döndü.  Şu şunu demiş şu şunu yapmış demelerim yerini yapsın... desin..lere bıraktı. Bir keresinde bir sorum üzerine " acı diye birşey var mı ? ki  herşey imtihan " demiştiniz. O günden sonra artık herşey bir tek kelime benim için " imtihan". 

      Muhterem efendim.

      Bir gün Hacıbayram camisindeyken bir hanım bir tesbih uzattı. Bir tespih tanesine bir Elham üç İhlas okumamı istedi. Ne için okumamı istiyorsun ? diye sorduğumda oğlum üniversite sınavına girecekte ondan dedi. Bir başka gün başka birisi yine tesbih uzattı o da bir duası için aynı dilekte bulundu. Bir sefeninde de bir başkası.   Bu hal bazı insanlara saçma gelebilir  ama bana hiç bir zaman saçma ve  din dışı bir hal diye gelmedi. Ve hep okudum. Bugün itibariyle buna ben de müthiş ihtiyaç  hissediyorum.  Yarın Rabbim izin verirse zatıalinize şifa niyazıyla dua dilenciliğine çıkacağım. İlk defa ben de tesbih uzatıp dua talep edeceğim. Peygamber Efendimiz s.a.v. bir hadiste "Günahsız ağızlardan dua isteyin" buyuruyor. Günahsız ağız nedir ? ya Resulallah diyorlar. "Bir mümin diğerine günahsız ağızdır" buyuruyoır. Camilerin içinde mescidlerin içinde dışardakinden çok farklı bir atmosfer vardır bendeniz için. Orada Yüce Allah' ın en yüce makam olduğunu sessiz sessiz hissedersiniz. Fısır fısır dudaklar duadadır. Bazı gözler yaşarır bazıı eller semadadır. İnsanlık O' nun önünde secdede ve kulluğundadır. Bütün bu niyetlerle uzatacağım tesbihimi inşallah. Bu çok sevdiğim manzarayı sizin vesilenizle yeniden yaşayacağım inşallah.

     Muhterem hocam,

    Bugün itibariyle şunu da öğrendim ki hiç bir hal yaşanmadan anlaşılmıyor. Anlamak için yaşamak gerekiyor. Bu öğrendiğim hali inşallah Rabbimizin lütfuyla yendien başlayacağımız sohbet günlerimizde anlatabilmek duasıyla efendim...

     Sizden öğrendiğim bütün güzelliklerin şükrüyle ellerinizden öpüyorum efendim. Yüce Allah yar ve yardımcımız olsun. AMİN.

Sayın Sabri Tandoğan'ın cevaben yazdıkları :