Saygı ve sevgilerimle…
Önyargılardan kurtulup sevmek ve sevilmek için
Bir insan kendini olduğundan daha değersiz görüyorsa sevebileceği bir kişinin kendini sevebileceğine inanmaz. Bu yüzden gerçek gücünü ortaya koyamaz ve bu yönde girişimde bulunamaz. Hiç kimseyle gerçek bir beraberlik kuramaz, gerçek anlamda sevgiyi paylaşamaz. Sonunda kimse beni sevmiyor diyerek zihnindekileri doğrular.
Kendimize olduğundan fazla değer vermekte yanlıştır. Bu durumda kendimizi üstün görerek bencilce duygulara kapılabilir, insanların bizim üstünlüğümüzü fark etmesini bekleyebiliriz. Ama onlar bu üstünlüğü fark etmiyorlar diye hakkımız yeniyormuş duygusuna kapılarak düşmanca bir tutum içerisine girebiliriz. Böyle durumdaki bir insan karşısındakini yönetmek ister, bir sevgiyi paylaşamaz. Bu duyguya sahip bir kişi de yine insanlarla gerçek anlamda bir ilişki kuramaz.
Görüldüğü gibi her iki durumda da düşüncelerimizde olan; dış dünyaya yansımaktadır. Bu yüzden insanlarla iyi ilişkiler kurabilmek için kendimizi çok iyi tanımalı, kendimizi doğru değerlendirmeyi bilmeliyiz. Yoksa yaşayacağımız yalnızlıklardan, problemlerden bizi kimse kurtaramaz.
Kalabalık ortamlarda, herkes bir şeyler anlatır, hep birlikte gülünür. Anlatılanlar bittiğinde herkes kendi kişiliğine geri döner. Sessizlik anlarında yüzlere bir göz gezdirdiğinizde kimisi güler yüzlü olduğu halde kimisi somurtmaktadır. Somurtan bu insanları dinlediğinizde aslında büyütülecek bir dertleri yoktur. Ama onlar her şeyi herkesi suçlar. Dış dünya onların istediği hale gelse de onlar için bir çözüm olmaz. Bir süre sonra her şey zihinlerindeki duruma geri döner.
İnsanın kendisiyle baş başa olduğu zamanki hali onun genel halidir ve bu süre oldukça fazladır. Eğer bu süreyi asık suratlı olarak geçiriyorsak ömrümüzün çoğu ziyan olduğu gibi bağışıklık sistemimizin zayıflaması yüzünden birçok hastalığa açık hale geliriz. Bunların önüne geçmek, hayattan tad alarak yaşamak için kendimize özeleştiri yaparak kendimizdeki yanlışları bulmalı, düşüncelerimizi düzeltmeliyiz.
Kendi değerimizle ilgili düşüncelerimiz gerçeğe uyuyorsa, gelişmeye de açıksa o zaman kendimizi düşündüğümüz, sevdiğimiz kadar başkalarını da düşünür, sever ve saygı duyarız. Böyle olunca insanlarla aramızda sevgi ve saygıya dayalı güzel ilişkiler gelişir.
Zihinsel dünyamız hatalıysa ve biz bunu değiştirmezsek, dış koşullar ne kadar değişse de etkili olmayacak, sonunda dış dünyamız zihnimizdeki gibi olacaktır.
Mutlu mail grubu