Muhterem hocam,
Size ve tüm gönül dostlarına selam,saygı ve sevgilerimi sunarım.
Bir akrabımızın başından geçen trajikomik, aynı zamanda düşündürücü bir hadiseyi sizlerle paylaşmak istiyorum.
Akrabamımız,önüne çıkan bir dilenciye 1 lira para verir. Dilenci paraya bakar ve sokağa atar, "Sadaka mı veriyorsun, bana yemek parası ver." der. Akrabımız sinirlenir: "Hem dileniyorsun, hem verilen parayı beğenmiyorsun.Yemek parası istiyorsan çalışsana der." Dilenci söylene söylene gider.
Bu hadise bana oldukça düşündürücü geldi. Bu dilenci düştüğü durum için kendini değil, insanları suçluyordu ve kendisine yapılan yardımı bile beğenmiyordu. Hayata baktığımızda bir çok insan da mutsuzluklarının sebebini kendi yanlış seçimlerinde, akılsızlıklarında, tembelliklerinde veya diğer kusurlarında değil de, başka yerlerde arayıp mutsuzlukları için insanları ve hayatı suçlamıyor mu? Hayatın kendisine verdiklerine bakıp şükredeceğine, verilen nimetleri bu dilenci gibi sokağa atıp, ey hayat bana vereceğin bu mu demiyor mu? Hayatta hiçbir şey tesadüf değilse ve kelâmı Hakk’tan almak gerekirse, belki de bu dilenci bazılarımızın bunları düşünmesi için çıkmış olamaz mı?
Saygı ve sevgilerimle
Öğrenci