Sevgili BABACIĞIM ve Değerli Gönül Dostları; Saygı,sevgi ve dualarımla hayır ve bereket dolu bir Cuma geçirmenizi diliyorum.
DİLENCİ; Dilenci kılıklıydı ama,dilenciye benzemiyordu. Zengin tavırlıydı, fakat zenginliği bilinmesin ister gibiydi. İşte bu, dilenmeyen dilencinin kulağına dedim ki:
-"Dostum! Hiç şüphe yok ki yarın, öbür dünyada alnın açık, başın dik! Göğsünü gere gere dolaşacaksın, ne mutlu sana!"
Daima ağlayacakmış gibi bulutlu gözlerini gözlerime dikti ve gülümseyerek şu karşılığı verdi:
-"Ben, ne şüpheden haberdarım,ne yarının hesabında ve ne de öbür dünyanın derdindeyim. Alnım, sevdiğimin ateşiyle alev alev yanmada... Başım ha var, ha yok; farkında değilim. Şu kılık, sırf şerha şerha yaratılmış sinemi gizlemek içindir. Bu dünyada, o dünyada O'nsuz olacaksam;alnımdan, başımdan,göğsümden ve gezip tozmaktan bana ne? Bana ne!"
Hürmetlerimle.
Kızınız, Gülden BULUT.