Sayın "hem suçlu hem güçlü" rumuzuna,

23.12.2005 tarihli mailinizi aldım. Samimi duygularınız, gönülden gelen dilekleriniz beni çok duygulandırdı.

Kıymetli yavrum, mana yolu bir maratondur. Hiç kimse başlar başlamaz birden maraton yolunu koşamaz. Ben sizin anlattığınız durumda beşeri bir yön buluyorum. Bu anlattığınız durum hemen bütün insanlar için geçerlidir. Bütün mesele tökezlediğimiz yerde yeniden ayağa kalkıp yarışa devam edebilmek... Onun için değil midir ki Mevlana "Yine gel, yine gel, bin kere tövbeni bozmuş olsan bile yine gel" demiyor mu? Ben sizin bu maratonun sonunda örnek, pırıl pırıl bir kimse olacağınıza bütün kalbimle inanıyorum.

Önemli olan trenin raya dahil olabilmesi. Sonrası kendiliğinden gelir. Hiç kimse başlar başlamaz mana yolculuğuna, birden bire hatasız, kusursuz olmamıştır. Nice büyük insanlar, nice çilelerden sonra, nice gözyaşlarından sonra belli bir noktaya gelebilmişlerdir.

Aman yavrum, cesaretiniz kırılmasın. Siz iyi, güzeli temiz bir yoldasınız ve o yolda ilerliyorsunuz. Lütfen devam edin. Yarışı bırakmayın. Önemli olan günlük hayatın her anında yatarken, kalkarken, yemek yerken, sokakta yürürken, alışveriş yaparken, iş hayatında çalışırken elimizden geldiği kadar hep iyi ile güzel ile dost olabilmemiz, Allah ile beraber olabilmemizdir.

O asil, o temiz, o nezih duygularınızın önünde saygıyla eğiliyor, selam, sevgi ve saygıların hiç bitmeyecek olanını sunuyorum...

Sabri Tandoğan

Sayın Sabri Tandoğan'ın cevaben yazdıkları :