Sevgili BABACIĞIM ve Değerli Gönül Dostları; Güzel bir Cuma gününden en kalbi muhabbetlerimle; felah ve aydın günlere ulaşmak dileğiyle merhaba.
Kutlu Doğum ve O'nun (s.a.v) Sünnetine Göre Yaşamak...
Her yıl hatırlarız veya unutunca televizyon ve reklam broşürlerinde görürüz "Kutlu Doğum" mesajlarını. Ama her defasında görüp geçtiğimiz; fakat hayatımızda ne bıraktı diye sorgulamayız nedense! Hep okuduk, öğrendik, bildik; fakat hayat sınavı ve sorusu olarak karşımıza çıkınca ne yaptık? Bu "Kutlu Doğum'da" kendi hayat muhasebemizi ve O'nun (s.a.v) yolunda bir sünnetine göre yaşamak olsa hedefimiz; ne kaybeder ne kazanırız? Efendimiz(s.a.v) Veda Hutbesinde: "Size iki emanet bırakıyorum, onlara sarılıp uydukça yolunuzu hiç şaşırmazsınız. O emanetler, Allah'ın kitabı Kur'an-ı Kerim ve Peygamberin(s.a.v) sünnetidir." Bizler de yolumuzun aydın ve kutlu olması için Aşk'la Kur'an-a ve Sünneti Seniyye'ye sıkı sıkı yapışsak; inançla karanlığa ışık yaksak ne güzel olur değil mi? Geçtiğimiz yerlere sevgi tohumları atalım, belki biz göremesek de bir gün onların tüm dünyayı sardığı günler olacağını umarak; "Gelin ilan edelim;Aşk gelicek, tüm eksikler biter..." Efendim (s.a.v) ümmetin olma şerefi ile dünyaya öncelikli geldik. İman ve inançla İslamiyet'in bütünlüğü ile Tevhid sancağında Efendimiz'e(s.a.v) layık ümmet sözü verelim, sözümüz senet olsun bu Kutlu Doğumda! Selam Sana Nazlı Nebi, Selam Sana gözbebeği, Selam Sana Hakk Habibi; Yolunda olmak ve Senin'le vuslata ermek olsun duamız...
Hürmetlerimle.
Kızınız; Gülden BULUT.