Sayın Hasan Bey,

17.1.2006 tarihli mailinizi aldım. Mailin beni birincisinden daha çok üzdü. Ben bir insanın sanal bir aşk için bu kadar aciz, zavallı, perişan duruma düşmesini affedemem. Bir kere o kızın ve onun çarpık, çurpuk ailesinin insanlıkla, efendilikle, haysiyetle en ufak alakası olmadığı gibi bu kadar sefil, perişan insanların, parayı put haline getiren insanların aşkla da uzaktan yakından bir alakası olamaz. Kıymetli yavrum, bu seninki yemin ederim ki aşk değil. Seven insan sevdiği insanı kaşı, gözü, kolu bacağı için değil, inanışı, şahsiyeti, manevi değerleri için sever. Manyak babasının lafıyla sana kendine başka kız bul diyen bir kimsenin yedi milyar şahit getirse aşkına inanmam. Bu seninkisi aşk değil, sadece pis, adi, aşağılık bir tutku. Sigaraya başladığını söylüyorsun bu paçavra kız yüzünden. Ona hergün mesaj gönderdiğini söylüyorsun. Bunlar çok yanlış şeyler. Birgün bakarsın ki tükete tükete ortada şahsiyet diye birşey kalmamış. O zaman insanın bir çöp tenekesinden ne farkı kalır? Ölümü göze al, şu andan itibaren o paraya tapan, maddeye tapan insanlarla edediyyen alakanı kes. Akif,

“Billah yaşamak yerde sürünmeye değmez”

der. Bu kızın sana yaptığını bir genelev kadını bile yapmaz. Onların içinde de şahsiyetli insanlar vardır. Lütfen, bu maili aldıktan sonra kesin kararını ver. O kızla ve ailesiyle ölünceye kadar alakanı kopar. Söyleyeceklerim bu kadar.

Sabri Tandoğan

Sayın Sabri Tandoğan'ın cevaben yazdıkları :