Aziz Büyüğüm, Çok Değerli Dostlar,

Esenlik içinde olmanız dileğiyle hepinizi saygı ve sevgiyle selamlıyorum.

Bugün çok değerli dostlarla güzel bir haberi paylaşalım önce: Sayın Büyüğümüz Sabri Tandoğan’ın Gönül Sohbetleri kitaplarının 13. ve 14. Ciltleri dün yayın hayatına merhaba dedi. İnşallah okuyan herkes için hayırlara vesile olur. Bu kitaplarıyla yaşama sanatı tecrübelerinin özünün özünü bize sunan çok değerli Büyüğümüze çok teşekkür ediyoruz. Sağlık ve ömrüne bereket vesilesi olsun inşallah.

Efendim, Mevlana'ya sormuşlar hani, “Aşk nedir?" diye. Hazret, “Ben ol da bil.” diye cevap vermiş. Zaman zaman Sayın Büyüğümüze de sorulur, “Efendim, Rana Hanım'la kırk dört yıl hiç bitmeyen, eskimeyen ve günden güne çoğalan bir sevgiyi yaşamayı nasıl başardınız?" diye. Bu soruya belki de en güzel bir cevap olabilecek bir notu Sayın Büyüğümüzün Rahmetli Rana Hanım'a evlenmeden kısa bir süre önce hediye etmiş olduğu Rahmetli Nezihe Araz'ın “Aşk Peygamberi Hazreti Muhammed” kitabının ilk sayfasını açtığımızda buluyoruz. Tarih 16 Şubat 1962. Şöyle bir notla hediye etmiş bu kitabı Sayın Büyüğümüz Rana Hanım'a (orijinal yazım şekline aynen sadık kalarak):

“En güzel, en nezih ve en temiz hislerle dolu asil kalbinde bir gün dostlukların en gerçeğini, en ölmezini bulacağına inandığım aziz varlığa, hayallerimin ve rüyalarımın sahibi sevgili RANÂ'ya,

ebediyet bağlılığı ile...

16 ŞUBAT 1962

Sabri Tandoğan(imza)

Karşısındaki insana çok büyük bir değer verişle en büyük, en gerçek ve ölümsüz bir sevgiyi bütün kalbiyle vaadeden ve ona ebediyet bağlılığı sözü veren ve bu sözünden tek bir an bile ödün vermeden, bütün nefsani endişelerinin üstüne çıkarak sözüne sadık kalan bir insanın mükafaatı elbette ki çok büyük olacaktır.

Böyle bir bağlılık sözü de ancak Allah'a yakınlık nispetince verilebilir ve ona sadık kalınabilir...

En kalbî saygı ve sevgilerle Allah'a emanet olunuz...

Çiğdem Seçkin Gürel