Ben 33 yaşında daha önce hiç evlilik yapmamış bir bayanım. Geçtiğimiz sene nişanlandım. Nişanlım 41 yaşında, kendisi avukatlık yapıyor. Fakat zamanla, nişanlımın hayatinin dini açıdan bana uygun olmadığını anladım. Bu sorunu aşarım dedim, ayrılmadım. Sonra bana eski hayatında olan bir kadını anlattı. O kadınla sadece yatak ilişkisi olduğunu söyledi. Kadını aslında istemediğini, ama kadının ona kafayı taktığını söyledi. Bende ona güvendiğim için inandım ve bir kere birlikte olduklarını sandım. Bu kadın seni niye bu kadar rahatsız ediyor senin mesleğin avukatlık dediğimde, ona insan gibi davrandığım için dedi. Tabi bu rahatsız etme 3 yıldır sürüyor dedi. Nasıl vazgeçmiyor dedim. O da bana; bir kere birlikte oldu sandım ama o bana kendi isteğimle bir kere diğerleri onun beni zorlamasıyla oldu dedi. Sevdiğim için birde ona çok güvendiğimden sorgulamadım. Ama kadınla basa çıkamıyordu. Kadının rahatsız etmesi yüzünden telefonu çoğu zaman kapalı tutuyordu. O kadın Ofistekileri bile rahatsız ediyormuş. Ailemin isteğiyle ayrıldım çünkü O, evlilik tarihide belirleyemiyordu. Kadın ve is problemimi halletmeden evlenemem, belkide hiç evlenemeyiz diyordu. Tabi bu kadın hariç hayatında kadınlar olmuş. Onun bana söylediği ise; sen evlenilecek diğerleri eğlenilecek kadın derdi. Ayrıldığım halde kafam hep “neden kadından nefret ettiği halde kurtulamıyordu, neydi aralarında ki ilişki” diye devamlı sorguluyor. Çünkü eski nişanlımın ofisteki elemanı olan arkadaşımda, Onun kadını istemediğini kadının ona yapıştığını söyledi. Böylelikle birbirimize uygun olmadığımıza karar verdim ama aklim ve kalbim ayni şeyi söylemiyor. Ara sıra gelgitler oluyor ve yaşadıklarıma anlam vermeye çabalıyorum. Ben takıntılıyım. İlla her şeyin sebebini bileceğim. Bu yüzden de ister istemez eski nişanlımın karakterine değil de, gidip aklim devamlı kadınla aralarında ki ilişkinin boyutunu çözmek istiyor. Eski nişanlıma göre O, o kadını sevmiyor ihtiyaç için birlikteydim diyordu. Peki diyorum neden kadının bu kadar baskı yaptığında hiç bir şey yapamıyordu? Aralarında ki neydi diye aklim devamlı soruyor. Kendime ne telkinde bulunmalıyım da rahatlamalıyım, ibadetimi bile artırdım ama gelgitlerden kurtulamıyorum. Bu çıkmazın içinden çıkamıyorum.

Sayın Sabri Tandoğan'ın cevaben yazdıkları :