Sayın Firdevs Hanım,

19.05.2014 tarihli mailini aldım.

Kıymetli yavrum, doğrusu mailin beni hayretler içinde bıraktı. Okulun bir hademesi için bu kadar tepki gösteren, tabiri caizse çileden çıkan bir insanı, 80 yıllık hayatımda ilk defa görüyorum. Değerli yavrum, ilk gençlik yıllarımda ben de öğretmenlik yaptım. Çalıştığım okulların da hademeleri vardı. Koridorda rastladığım hademeler içinde selâm veren olursa, ben de selâm verirdim, selâm veren olmazsa ben de başımı çevirir giderdim. Olay bu kadar… Niye bu hademe seni böyle iz’andan, idrakten, ölçüden çıkarıyor, doğrusu anlayamadım, izahını da yapamıyorum. Sana küfür mü ediyor, hakaret mi ediyor? Tabii hayır.

Şimdi hatırlıyorum, ilk öğretmenlik yaptığım okulda, bir hanım öğretmen vardı. Gider, hademelerle dedikodu yapar, ondan sonra da, ya hademe giderde müdüre anlatır diye de, ödü kopardı. Hep korku içinde yaşardı. Değerli yavrum, senin o hademeyle böyle bir samimiyet kuracağına hiç inanmadığım için, doğrusu hayretler içindeyim. Sana ne yavrum. Onu görünce, başını çevirir gidersin. Hepsi bu kadar.

Selâm, sevgi ve saygı ile…

Sayın Sabri Tandoğan'ın cevaben yazdıkları :