Konu : Allah hayırlı, güzel şifalar versin
Gönderen :
Melek
Tarih :
5/25/2014 6:34:01 PM
Muhterem Sabri TANDOĞAN kıymetli büyüğüm kabul buyurursanız benim ve gönülsohbetlerinin öğrencilerinin manevi candan, kalpten babası. Sizin ve bu web sayfasını takip edip gönülsohbetleri ile ömürlük irfan yolculuğuna çıkanların, tüm kardeşlerimizin Miraç Kandilini ben ve annem kutluyoruz.
"En koyu Hicranı Hz. Muhammed Mustafa (S.A.V) MİRAÇ’ta yaşamıştır." Yüceler Yücesi ALLAH bugünleri de aratmasın ben de hicranı yaşıyorum. Aralık ayından beri hasta olan annem Salıyı Çarşambaya bağlayan gece çok hastalandı, doktor müdahalesi ile 3 gündür buna da HAMD olsun ELHAMDÜLİLLAHİ ALA KÜLLİ HAL o geceye göre iyi. Tabii ben de o gecenin korkusu ile ne ertesi gün ne de dün işe gidemedim. Parttime diye nitelendirilen bir şekilde sırf pazartesi, Salı, Çarşamba çalışan biri olsam da melek ruhlu şefkatli annemle ilgilenirken geride annemden 10 yaş büyük babam dışında kimsem kalmayacağı, eşim, çocuğum, kardeşim ve başka hiç akrabam da olmadığı için annesiz, kimsesiz, yalnız kalacağım endişesiyle eskisi gibi şevkle çalışamıyorum, işte aklım annemde oluyor, tüm itikat ve imanıma, tevekkülüme rağmen bir kamera olsa da bağlansa işten annemi takip etmeyi isteyecek kadar evhamlı oldum. Sanki kendimi tükenmiş gibi hissediyorum. Endişe ve kaygıdan adeta panik atak gibi oldum, astım-nefes darlığı sorunum arttı. Sizden ve kardeşlerimden hakkımızda hayırlı salah sıhhat için bu yüce günün MİRAÇ Kandilinin ulvi rayihasında dua istirham ediyor, hepinize teşekkürlerimi sunuyorum.
İstanbullu adına layık olmaya çalışan annesi yüzyıllardır Kocamustafapaşa'lı, babası yüzyıllardır Üsküdar'lı hep çocuk kalpli Melek ve onun melek kalpli annesi.
"Bir gün okyanusta yol alan bir gemi kaza geçirerek battı. Gemiden tek bir kişi sağ kurtuldu. Dalgalar bu adamı küçük ıssız bir adaya kadar sürükledi.Adam ilk günler kendisini kurtarması için ALLAH'a yakardı ve yardım bulurum umuduyla ufka baktı.Ama ne gelen oldu ne de giden. Daha sonra rüzgardan, yağmurdan ve zararlı hayvanlardan korunmak için ağaç dallarından bir ev yaptı. Sahilde bulduğu,gemiden arta kalan konserve,pusula vs. gibi eşyaları bu kulübeye koydu.Günler hep aynı şekilde geçiyordu.Balık avlıyor pişirip yiyor ufku gözlüyor kendisini kurtarması için ALLAH'a dua ediyordu. Birgün tatlı su getirmek için yürüyüşe çıkmıştı, geri döndüğünde kulübesinin alevler içinde yandığını gördü.Duman göğe yükseliyordu.Başına gelebilecek en kötü şeydi bu.Keder ve öfke içinde donakaldı.Şimdi bu ıssız adada başını sokabileceği bir kulübesi bile kalmamıştı. ALLAH'ım bana bunu nasıl yapabildin?" diye feryat etti. o geceyi üzüntü ve keder içinde geçirdi. O kadar dua ettiği halde ALLAH'a, bu olayı başına getirmesinden dolayı sitemler etti. Ertesi sabah erken saatlerde, adaya yaklaşmakta olan bir geminin düdük sesiyle uyandı. Onu kurtarmaya geliyorlardı!Artık kurtulmuştu. "Benim burada olduğumu nasıl anladınız?" diye sordu bitkin adam kendisini kurtaranlara. Cevap onu hem şaşırttı, hem de utandırdı.
"DUMANLA VERDİĞİNİZ İŞARETİ GÖRDÜK!"
|