Sayın Özden Çiçek,
2 Ocak 2006 tarihli mailinizi aldım. "Yayınlayabilirsiniz" haberiniz benim için bir müjde oldu. Çünkü gerek sesli, gerek sözlü yayın organları mütemadiyen insanları bıktıran, usandıran, yıpratan, negatif yayınlar yaparlarken sizin maillerinizdeki o tertemiz, o pırıl pırıl, o bütün insanlık ailesi için örnek mesajlar, istiyorum ki herkes tarafından okunsun, dilden dile anlatılsın, gönülden gönüle nakledilsin. Buna gerek kendi toplumumuz açısından, gerek dünyadaki insan kardeşlerimiz açısından öyle ihtiyacımız var ki. Benim yıllarca önce televizyonda anlattığım bazı hikayeler bugün yurt içinde, yurt dışında birçok insan tarafından anlatılıyor, nesilden nesile intikal ettiriliyor.

Size bir şey söylesem inanır mısınız? Büyükbabanız ve büyükanneniz hakkında yazdıklarınız beni adeta büyüledi. Sürekli onları düşünüyorum. Önüme gelene anlatıyorum. Hele o son mailinizdeki anlattığınız okul anınız beni çok duygulandırdı ve bana İngilizlerin bir atasözünü hatırlattı: "Bir çocuğun iyi yetişmesini istiyorsanız işe büyükanneden başlayın". Sizin bu kadar asil, yüce, temiz duygularla yetişmenizde o çok değerli, müstesna kişilikteki anneniz kadar büyükbabanızın, büyükannenizin de rolü var. Bu güzel anıların sadece ikimiz arasında kalması inanın beni üzüyordu. Şimdi müsaade ettiğiniz için size ne kadar teşekkür etsem azdır.

O harikulade güzel üslubunuzla inanılmaz güzellikteki anılarınızı yazıp gönderirseniz size ebediyyen teşekkür borçlu olurum. Allah sizi de memnun, mes'ut, bahtiyar etsin. Selam, sevgi ve saygı ile...

Sabri Tandoğan

Sayın Sabri Tandoğan'ın cevaben yazdıkları :