Değerli büyüğüm,

Günlerdir sevgili, degerli eşiniz Rana Tandoğan  hanımefendinin   günlügünü okumaya, O'nun asil, zarif, ince ruhunu  anlamaya calısıyorum.

20 Mart 1982 gunu Rana annemiz soyle yazmıslar:

"Şimdiki insanlar ne tuhaf, ben onları deniz kenarında kumla ve çakılla oynayan cocuklara benzetiyorum. Esas, denize karışmak, denizle bir olmak olduğu halde, şimdiki insanların bundan hiç haberi yok.

İnsanın kafasını; ben neyim, nereden geldim, nereye gidiyorum suallerinin doldurması ve onlara cevap vermeye çalışması gerek. Bu sayede de manen yükselerek,dünyaya gelmenin gayesi olan şeyi yerine getirmesi, yani daha bu dünyada Allah'ı bulması, denize kavuşması gerek."

14 Subat 1968'de ise,

"Zaman bir su gibidir

Durmadan akar gider

Bense elimde bir tas

Onu elde etmeye çalışırım

Ama, bir türlü istediğimce dolmaz tas

Ben de artık tası bıraktım

Su ile beraber

Tarlaları sulayarak

Etrafa yararlı olarak

Denize gidiyorum."diye yazmışlar.

1982 yılından 14 yıl evvel 1968'de yazmıslar bu dunyada Allah'ı bulması icin elinde bir tas ile denize gidiyorum, diyerek.

Gene bir 14 Şubat'ta denizine, Allah'a kavusması Rana Hanımefendi’nin, ne kadar anlamlı, önceden tarih sezinlenmis gibi efendim.

Baska bir günlük notu:

2 Mart 1977 Ankara

"Bugün devamlı kar yağıyor. İncecikten. Bana göre Sabri, Sabri diye tozuyor. Allah beni Sabri'mden ayırmasın ve O’nun arkasına bırakmasın. İnsallah bu dünyada da, mezarda da, öbür dünyada da beraber olalım. Karı-kocanın böyle anlaşması ne güzel bir şey. İnsan bu dünyada da cennet hayatı yaşıyor."

Değerli büyüğüm,sevgili esiniz ve siz ne güzel bir orneksiniz, bizlere. Böyle bir sevgi ,saygı

en guzel sevgililer günü notları. Ne kadar sanslısınız diyemiyorum, bu sansı once Allah yazmıs,sonra da sizler yılları ince ipek işi gibi birlikte örmüşsünüz efendim. Rana  Tandogan  anneyle bu dünyada tanısmak serefine erisemedik ama,insallah amellerimiz  O'na erisir Allah katında. Mekanı cennet olsun, nurlarda yatsın efendim.

Not:14 Şubat 1996 yılında babam Hasan Fahrettin Mentes'i kaybettik. Topraga verildigi gün 14 Şubat 1996 senesi Kadir gecesine tekabül ediyordu o sene.kısa bir hastalıgın ardından Ankara'da vefat ettiler. Memleketimiz Bartın'da kadir günü selalar verilirken,belediyeden ismi anons edilirken duyan hemsehrilerimiz babamın, boyle yüce bir günde Allah'a kavusmasının onun ne kadar degerli bir insan oldugunun gostergesi oldugunu,üzülmemem hatta onun adına sevinmem gerektigini beirtmislerdi bana. Babamı, bana tıp fak .den mezun olacagım  1974-75 yılbası hediyesi olarak aldıgı ilac rehberinin icine yazdıgı su satırlarla sizlere kısaca kisiligini tanıtmak istiyorum."Yıl 1974 den 75 yılına gecegimiz bu saatlerde size alıp getirdigim bu ilac rehberi beni mutlu etmistir.Sizin de insanlara sifa vererek, zengin-fakir,isci ayırtetmeden onlara hizmet etmenizi, dolasıyla bu prensiplerden ayrılmadan daima cok mutlu ve mesut olmanızı Allah'dan dilerim yavrum" yazmıs canım babacıgım. Efendim, bizim ailemizde de anne-babamın birbirlerine sevgi dolu 1940'lı yıların askerlik mektupları,agabeyim ve bana tahsillerimizi  onlardan uzakta yaparken yazdıkları sevgi, cesaret verici, doğru yolu gösteren mektupları  kaldı bana en degerli hatıra. Ben de onlara layık olmaya gayret ediyorum evlat, kardes olarak.

Bundan sonra Allah omur verdigi müddetce her 14 Subat'ta rahmetli babamla birlikte Rana annemize de dua edecegim insallah. Siz degerli büyügümden de istirhamım dualarınız, bizlere hayır, kaybettigimiz yakınlarımıza rahmet dualarınızı bekliyoruz efendim. En derin saygılarımla.

Sayın Sabri Tandoğan'ın cevaben yazdıkları :