Sizden Gelenler

 

subHeader_l

Konu : Sohbet notları...
Gönderen : Fatmagül Çuhadar
Tarih : 5/17/2015 9:04:45 PM


Hayırlı günler diliyor, değerli Hocamızın sohbetlerinden aldığımız notları paylaşıyorum... Müsaadenizle...

Beşeri münasebetler, öylesine incelik, edep, hassasiyet istiyor ki, bazen bir gaflet anında istemesek de, birilerini kırabiliyoruz. Yapılacak iş nedir? Pek tabiidir ki, özür dilemek, ama özür dilemenin de, öyle incelikleri var ki, bazı kimseler sadece belirli kelimeleri tekrarlamakla özür dilediklerini sanıyorlar. Ama bu karşı tarafın kırılan kalbini tamir etmeye yetmiyor ki...
Çocukluğumda, bizim mahallede bir Bakkal Murtaza Efendi vardı. Ne zaman, bir şey almak için bakkala gitsem, karşıdaki levha, dikkatimi çekerdi. "Kırma insan kalbini, yapacak ustası yok" okur, düşüncelere dalardım. Zamanla anladım ki, gerçekten kırılan bir kalbin, düzeltilmesi çok zor. imkânsız değil, ama çok zor. Ve gönüle, kelimelerle değil, ancak gönülle giriliyor. İçten gelen, sımsıcak, yumuşak bir ses tonuyla, bir mahviyet, tevâzu, edep ve saygı içinde, samimiyetle dilenen özür, muhakkak karşı tarafı yumuşatır, memnun eder. O anda, çevrenin havası, birden değişir. Çünkü, yapılan hata tamir edilmiş, gönül onarılmıştır. Gönüle, gönülle girmekten başka, çare var mıdır? Ne mutlu onu yapabilenlere...
Bazı kimseler, böyle yapacak yerde, korkutarak, sindirerek, tehdit ederek, meseleyi halletmek istiyorlar. Bu kimseler, karşısındakilere şahsiyet tanımak istemiyorlar. Çünkü, onlar efendi, muhatabları köle. Acaba böyle bir yaklaşımla, hayat boyu, sonuca giden bir kişi olmuş mudur?

SABRİ TANDOĞAN


Hürmetler Efendim...

...::Bu yazıyı arkadaşına gönder::...

Geri Dön

 

[Ana Sayfa] [Sabri Tandoğan] [Kitapları] [Yazıları] [Röportajları] [Resim Albümü] [Sizden Gelenler] [Dosya Arşivi] [Arama] [İletişim]