Konu : Yüklerden Kurtulunuz
Gönderen :
Sabri Tandoğan
Tarih :
9/30/2015 11:15:00 AM
Yüklerden Kurtulmak - 2
İster kabul edelim, ister etmeyelim. Ortada bir gerçek var. Bugünkü hayat, yaşanılan realite anlamını yitirmiş, güzelliğini, şiiriyetini, ürpertisini kaybetmiştir. Büyük Yunus boşuna söylememiş:“Sevdiğimi demez isem, sevgi derdi boğar beni”,“Bunca varlık var iken, gitmez gönül darlığı...” İnanın, bugünü anlatmak için yazılan binlerce kitabın söyleyemediğini, Yunus şu birkaç kelime ile ne güzel vurguluyor; sevgiyi unutan insanlar, özünden uzaklaşan insanlar, boş yere para ile, mal ile, makam, rütbe, mevki ihtirası ile ruhlarındaki boşluğu doldurmaya çalışıyorlar, bunun yarışını yapıyorlar. Ama sonuç ortada. Alkolikler, uyuşturucu müptelâları, çılgın boyutlara varan boşanmalar, bitip tükenmek bilmeyen kavgalar... Bütün olağanüstü imkânlarına rağmen yüzü bir türlü gülmeyen çağımızın nemrutları, firavunları... Onlar, bir şeyi unutuyorlar, “İnsanoğlu, ancak Allah’ı andığı zaman huzur ve sükûna kavuşuyor”. O’nunla beraber olunca mesut ve bahtiyar oluyor. Fazıl Hüsnü Dağlarca, bir şiirinde “Çocuğum dua et geceleri / İnsan uzaklaşabilir Allah’tan” der. Evet, insan Allah’tan uzaklaştığı nispette huzursuzluğun çeken, sürükleyen girdabına kapılıyor. Huzurlu olmak için, “huzurda olmak” gerekiyor. Ancak o zaman insan mutluluğu tadıyor. Güzellikler âleminde yaşıyor.
Mevlânâ, Mesnevi’de “Lezzet dışardan gelmez. İçten gelir. Bunu böyle bil. Köşkleri, kaleleri aramayı ahmaklık say” der. Akıllı insan, her gün, her saat Allah’a yaklaşmak için vesile arar. Yunus,“Göz odur ki Hak’kı göre” der. Yaşamanın hüneri, her yeni günün güzelliğini bulmaktır. Bugün ekilen tohumlar, yarının çiçekleridir. Her güzellik, Hak’kın gözle görülen bir aynasıdır. Önemli olan, izâfi güzellikten, mutlak güzelliğe giden yolu bulmaktır.
SABRİ TANDOĞAN
|