Sayın "Hattat",

15.2.2007 tarihli mailinizi aldım.

Kıymetli yavrum, Çarşamba gecelerinden öyle güzel bahsetmişsin ki biz de o günleri içimiz titreyerek ve ürpererek hatırladık. O toplantılar sadece iyinin ve güzelin sesini duyurmak, mükemmele yaklaşmak için minicik de olsa adımlar atarak yaşanırdı. O toplantıların başlangıcında sadece temizlik, asalet, zarafet, aşk ve ihlas vardı. Allah yine nasip eder inşallah. Bizim görevimiz son nefesimizi verinceye kadar daima iyinin ve güzelin peşinden gitmek, “Babamın adı Hıdır, elimden gelen budur” diyerek elimizden gelen gayreti gösterebilmek. Bunun için varız, bunun için yaşıyoruz. Selam, sevgi ve saygı ile.

Sabri Tandoğan

Sayın Sabri Tandoğan'ın cevaben yazdıkları :