Konu : Yusuf’un kuyusunda çile çekmeyenler Mısır’a sultan olamazlar.
Gönderen :
Sabri Babadan Selam
Tarih :
10/20/2015 8:37:09 AM
.
Kıymetli yavrum,
Merhum bir arkadaşım, bir tarihte, annesini bir psikiyatriste götürür. Muayenenin ortasında, profesör, “anacığım” der, “kusura bakma biraz ara vereceğiz. Ben alkoliğim. İçki içme vaktim geldi. Devam edemeyeceğim”. Bir dolabı açar. İçkisini, mezesini çıkarır. Demlenir. Kafasını bulur. Sonra “haydi başlayalım” der. Yaşlı anne hayretler içindedir. Gördüklerine inanamaz. Muayene başlamadan önce, hayretle, şaşkınlıkla, doktora bakar. Doktor ne oldu deyince, dayanamaz. “Şimdi beni sen tedavi edeceksin” der. “İyi, güzel. Sağolasın. Ama merak ettim, seni kim tedavi edecek?”
Öyle bir çağda yaşıyoruz ki, tedâvi edecek insanların kendileri de tedâviye muhtaç. Bir Allah dostuna sormuşlar: “Efendim, insanın başına gelecek en büyük felâket nedir?” Cevabı şu olmuş: “Gözleri olduğu halde görmemek...” Çünkü, gözlerimiz çirkinlikleri değil, güzellikleri görmek için yaratıldı. Ancak sevgiyle saygıyla, edeple bakan gözler güzelliği bulabilir. Sevgi temiz ruhların içinde, çiçeğin üstündeki bir çiğ damlası gibidir. O sevgiye ulaşabilmek için, pek çok şeye tahammül etmeyi bilmek lâzımdır. Yusuf’un kuyusunda çile çekmeyenler Mısır’a sultan olamazlar.
Selam, sevgi ve saygı ile.
Sabri Tandoğan
|