.

Hocamın facebook sayfasında kardeşimiz lale çiçeği koymuştu bir kaç gün önce. Dört yıl öncesine götürdü düşünürken. O yıl çok kar yağmıştı kırk gün. Cumartesi günleri Rahmetli Sabri babamla yapılan sohbetlere doyum olmazdı. Belki de ömrümüzün en değerli günleriydi o günler. O hafta ne yaşamışsak onları anlatırdık, biz aciz de lalelerle konuştuğumu yazıp götürmüştüm okumak için, orada okudum. Hocam gözlerini kapatıp dinlemişti. Onu paylaşmak istedim müsadeniz olursa.

Yirmi beş Mart yıl 2012, bir pazar sabahı.

Saat dokuzda apartmanın bahçesini süpürüyordum. Bir baktım gül ağaçlarını gördüm. Filiz çıkarmış zambaklar yemyeşil uzamış. O kadar güzeldi ki yapraklarına dokundum bir birine sarılmış üç sevgili gibi. Bakmaya doyamadım, hemen yanında lale fideleri vardı. Gayet neşeli yeşermiş çok uyanık bir şekilde. İçimden bir ses konuş dedi, konuşmak istedim “Günaydın lale çiçeği” dedim “ne kadar güzelsiniz” dedim. “Çok neşelisiniz” dedim biraz bana kızar gibiydi. “Hep çimenlere çam ağaçlarıyla kar taneleriyle konuşuyorsun. Bir de bize bak gözün gönlün açılsın. Senin sevdiğin konuştuğun kar taneleri bizi bir ay kırk gün beyaz yorgan oldu, örttü üstümüzü, uyuyun dedi amma biz uyur gibi yaptık ama uyumadık. Hep Allah’ı zikrettik Lailahe illallah dedik ve sabrettik. Çünkü biz sevgiliye kendimizi teslim ettik. Sonra bize güneşin ısısıyla kar taneleri damla damla su içirdi. Allah dedikçe içimizde yankılayordu, bu sular şerbet oldu bizlere, biz bize düşen görevi yerine getirmemiz için çok uyanık davranıyoruz sevgililere lale açmak için harekete geçtik ne güzel diye hep baktın bize, Allah ne güzel yaratmış diye. Allah’a teslim olur isen güzel olursun. TEŞEKKÜR EDERİM LALE ÇİÇEĞİ SENİ SEVİYORUM. BÜTÜN LALELERE SELAM OLSUN.

HOCAMIN RUHANİYETİNE TEŞEKKÜR EDERİM.