.
Merhaba sevgili gönül dostlarım. Her gördüğünü Hızır her geceni Kadir bil. Rahmetli Sabri Babamın ömrümün sonuna kadar bana verdiği ödev günlük çalışmaya gayret ediyorum.
Dün kapıma çok eski bir komşum geldi biraz sıkıntısı var gibi dua etmemi istedi. Ve bir kaç kelam söyledi kapıda çok dikkatli dinledim. Belki hiç cevabını bir yerden bulamamıştım o zamana kadar. Belki altı yedi kelime ama bana bir ömür ışık tutacak inşallah. Allah. Hanım acelesi olduğunu söyledi ve başka bir tanıdığına gitti. Dua istedi bahaneyle de ne güzel sözler söyledi. İşte söyleyene bakma söyletene bak derdi. Sabri Babam biz belki yıllarca tanıyamadığımızı, fark edemediğimizi bazen o insanın sözleriyle sesiyle tanıyabiliyoruz. Ama hep Hızır diye bakarsak o Hızırlardan ne cevap gelir, hem kendimiz için hem de o kişi için. Biz hal diline bakalım sözü dinleyelim ama hal dili cevabı veriyor. Yaşamak çok basit aslında biz güzel insanlar zorlaştırmaya çalışıyoruz Allah korusun. Teslim olsak Rabbimize o her zaman karşımıza Hızırlar çıkarır. Ne zaman zayıf tarafımızı fark etti mi işte o Hızır sana üç dört kelime söyler. Ve daha da yolun açılır o daralmalar kötü değil daha da yolunun açılmasına işaret oluyor. Biz köydeyken çocukluğumda köy yolu malum toprak otlar biter kenarından. Yollarda daralma olurdu, kazadan greyder gelir yolları genişletirdi önündeki büyük bıçağı olurdu. Ve rahat arabalar geçerdi. İşte bizim de, insanız insanlara ihtiyacımız var, bu bazen bir çocuk olur bazen bir genç bazen bir yaşlı. Ama biz Hızır diye dinlersek bizim ne gibi gerçeklerimizi yakalarız. Kendi adıma söylüyorum her yerden Hak konuşuyor kelam her yerden geliyor. Biz kafamızın içini boşaltırsak sadece Hak olursa kafamızda gönlümüzde o kelamları algılarız, yok öyle değilse ne kelamlar ne rahmetler gelir de anlayamadan akar gider bir daha geriye de getiremeyiz. Rahmetten yararlanmak için yağmur yağdı mı bahçeye Annem hemen bir şeyler ekerdi çabuk biter diye ve o tohum çabuk uyanır güneşin ısısıyla biterdi baharda. İşte bizim de o baharlar geliyor bazen karşımıza biz gaflettiysek karşımıza çıkan Hızırların kelamını algılayamazsak, Allah korusun fırsatlar da gidiyor. Sabri Hocam “Yavrum pınarlar akarken testileri doldurun” derdi. O pınarlar akmaya devam ediyor önemli olan o rahmetleri berekete çevirmek. İşittiğimizi okuduğumuzu hayatımızda uygulamak. Uygulamaz isek ne kendimize ne de başkasına faydası olur. Allah korusun ben bilirim dediğimizde hiç bir şey bilemeyiz. Çünkü hayata geçmeden, uygulamadan ilim öğrenilmiyor. Kendi adıma söylüyorum kaç defa okursam okuyayım. Küçücük te olsa bir kardeşime Hızır diye baktığımda cani gönülden, işte o zaman işte bunu okumuştum Sabri Babam bana bunu ödev vermişti, ödevime canla başla çalışmam lazım dediğimde hemen bir uyanma oluyor içimde çok şükür. Evimize gelen misafirden tut da telefon görüşmelerimizde, iş yerimizde sokakta çarşıda pazarda ne gibi gerçekler yakalarız iyi bir dinleyici olursak. Bazen en yakın çocuğumuzdan ne gerçekler yakalarız. Onları Rabbimiz konuşturuyor ve bizim eksiklerimizi söylüyor. Onu çocuğumuz olarak değil de bir Hızır diye dinlersek İnşallah. Allah, idrakimiz açılır diye düşündüm düşünmeye de devam edeceğim başka türlü çare yok. Düşünmeyi bıraktığımız an işte yine düşünmeye başlarız. Ama geç olabilir biz yine hep düşünelim tefekkür edelim. Olayları, hayatı, kendimizi, insanları. Hele de kendimizi… neyim, ne için yaşıyorum. Her an yeni doğuyorum, yeni bir şe’ndeyim dediğimizde çok şükür şükürlerle kalırız. Ve sabreden şükreden kanaat edenlerden oluruz.
Rabbim bütün güzellikleri nasip etsin iyiyi iyi olarak çirkini de çirkin olarak göstersin âmin. Sabri Babama yakınlarına selam olsun.