Sizden Gelenler

 

subHeader_l

Konu : “Sevelim, sevilelim, dünya kimseye kalmaz”
Gönderen : Gül
Tarih : 6/11/2016 11:52:05 AM


.


Saygıdeğer büyüğüm,


Sizin sohbetlerinizde ve hayatınızdan anlattğıınız kesitlerde hem mesleki hayatınızda, hem de ev işlerinde hem de evlilk hayatınızda çok başarılı olduğunuzu gözlemledim.Hem milyonlarca insanın derdine derman oluyorsunuz, hem de devamlı okuyor kendinizi geliştiriyorsunuz tüm kültür faaliyetlerini resim , müzik takip ediyorsunuz. Bunların hepsini 24 saate nasıl sıgdırabiliyor, 24 saatinizi nasıl geçiriyoyorsunuz. Size göre insanların günlük haftalık hedeflerinin olması şu kadar kitap okumak, şu kadar tesbih çekmek gibi hedeflerinin olması dogru mu. Allah hepimize sizin gibi güzel bir hayat yaşamayı ve insanların hayatına güzellik katmayı nasip eylesin inşallah






Sayın Sabri Tandoğan Efendi Hz'nin cevaben yazdıkları :


Sayın Gül Hanım,


Kıymetli yavrum, biz anı yaşayacağız. Bir gün, bir hafta bizim için çok uzun bir zaman. Bir haftalık ömrümüz olduğu ne malum? Ama şu an yaşıyoruz. Varoluşun güzelliği içindeyiz. Önemli olan bu anı değerlendirebilmek. Ne evveli, ne sonrası bizi ilgilendirmeyecek. Olan olmuş, giden gitmiş, yapacak birşey yok. Bu an sonrası ise meçhul. Bilmem anlatabildim mi? Önemli olan anımızı en güzel yaşayabilmek, en güzel değerlendirebilmek. Japonlara göre hayatta basit, küçük, önemsiz hiçbir şey yok. Eğer o anda bir lavaboyu ovuyorsak, bir tuvalaeti temizliyorsak onu en güzel, en başarılı bir şekilde yapmalıyız. Eğer bir bardak yıkıyorsak yıkadığımız bardak kristal gibi olmalı. Pazardan soğan patates alıyorsak en güzel soğanı, en güzel patatesi almalıyız. Her şey bunun gibi yavrum. Giyiniyorsak giysimiz uyumuyla, biçimiyle, temizliğiyle bir sanat eseri gibi olmalı. Bilmeliyiz ki bir fular takmak başlı başına bir sanat olayıdır. Hayat böyle yavrum. Yemek yapıyorsak bir sanatkar titizliği içinde aşkla, heyecanla yapmalıyız. Rahmetli eşim Rana Hanım bir şehriye çorbasını bile inanılmaz güzellikte yapardı. İçenler doyamazdı. Çünkü Rana Hanım eline ne aldıysa onu en güzel yapardı. Bilmem anlatabiliyor muyum? Elimize kitap aldığımız zaman onu o kadar dikkatle, edeple, saygıyla okumalıyız ki gözümüzden hiçbir şey kaçmamalı. Telefon çaldığı zaman onu açmak bile çok büyük bir olaydır. Öyle tatlı, öyle yumuşak, sımsıcak bir ses tonuyla konuşacağız ki karşımızdaki insan bir anda bütün üzüntüsünü, sıkıntısını, derdini unutacak. Renk dolu bir dünyaya geçecek. Yolda gördüğümüz bir insanla selamlaşırken ona öyle sevgi dolu, saygı dolu, aşk dolu, heyecan dolu bir selam vereceğiz ki o şahıs akşama kadar bir bayram sevinci içinde yaşayacak.


Kıymetli yavrum, gerçekten hayatta basit, küçük, önemsiz hiç bir şey yok. Herşey son derece önemli. İşte o zaman yaşamak harikulade güzel bir mutluluk neşidesi olacak. İşta o zaman Yunus’un mısraı dudaklarımızdan dökülecek:


“Aşk gelicek cümle eksikler biter...”


Selam, sevgi ve saygı ile.


Sabri Tandoğan Efendi Hz.


Allah Ondan ve Hakka Göçen Dost ve Yakınlarından Razı Olsun


 


 

...::Bu yazıyı arkadaşına gönder::...

Geri Dön

 

[Ana Sayfa] [Sabri Tandoğan] [Kitapları] [Yazıları] [Röportajları] [Resim Albümü] [Sizden Gelenler] [Dosya Arşivi] [Arama] [İletişim]