.
Kıymetli yavrum,
Yıllar önceydi. Hukuk Fakültesinde genç bir öğrenciydim. O gün medeni hukuk profesörümüz boşanmayı anlatıyordu. Şimdi dedi, Medeni Kanunu açın. Gösterdiği yeri bulduk. Orada boşanmanın asıl sebebi olarak “şiddetli geçimsizlik” gösteriliyordu. Hemen elimdeki kalemle bir ok işareti yaptım. Medeni Kanunun kenarına, “hayır, şiddetli geçimsizlik değil, şiddetli sevgisizlik” yazdım. Bugün hâlâ kütüphanemde o kitabı saklarım. İnsanlar kuru ekmek yedikleri için boşanmazlar, yamalı elbise giydikleri için boşanmazlar. İnsanlar, karşı taraftan sevgi, saygı, ilgi, şefkât görmedikleri için boşanıyorlar. Olaya lütfen ön yargılarla değil, gerçekçi açılardan bakalım. İnsanoğlu sevgi, saygı görmezse yaşamak neye yarar. Şair Gülten Akın ne güzel söylüyor:
“Gökyüzünde bir top bulut avare,
Ben ağaca deli, buluta deli,
Bir büyük oyun kardaş yaşamak dediğin,
Beni ya sevmeli ya öldürmeli...”
Bu son mısra, bir tabiat kanunu kadar doğrudur, gerçektir. Koca Yunus da anlatır, anlatır sonunu ne güzel bağlar;
“Sevelim, sevilelim, dünya kimseye kalmaz.”
Bu konuda söyleyeceğim son söz şu olacak:
“İki gönül bir olunca, samanlık seyran olur.”
Sabri Tandoğan (Sabri Baba)
Aziz Ruhlarına Fatihalarla...