Sizden Gelenler

 

subHeader_l

Konu : Sabri Baba ile sohbetlerden...
Gönderen : Siteden
Tarih : 8/9/2016 4:10:45 PM


.


SABRİ BABA İLE GERÇEK SOHBETİN TADI


- Efendim, çok mütevâzı, eski eşyalarla döşeli bazı evlerde insanı çok dinlendiren, ferah, aydınlık bir hava oluyor. Bazı evler çok güzel döşense, çok güneş alsa bile yine de insanda bir daralma hissi uyandırıyor?






Sabri Baba: -Bu işte o evde oturan insanlardaki elektrikle ilgili.





-Yani bir evde yaşayan insanların ruh hali o evin eşyasına da mı sirayet ediyor?





Sabri Baba: -Tabi. Mesela ben yurtdışı gezilerimde kilisleri de hep girip gezerdim. Dikkat ettim, insanda ferahlık hissi uyandıran bir tek kilise yoktu. Hepsinde de insana bir sıkıntı, bir bunalma hissi geliyor.





-Efendim, orada maneviyat adına yapılan yanlışlara, tanık olduğu durumlara eşya da kendi hal dilince isyan ediyor, şikayet ediyor diyebilir miyiz?





-Öyle.





-Efendim, mesela bazı konferanslara katılmak üzere farklı yerlerde otellerde kalmamız gerekmişti, hepsi de belli bir standardın üzerinde olan yerlerdi. Ancak otel odaları bende hep bir bunalma ve sıkıntı hissi uyandırdı. Ne kadar lüks döşenmiş olsa da otel odalarında insana kasvet veren bir hal oluyor.





Sabri Baba: -Hocam, Münir Derman Hazretleri anlatmıştı. Bir konuşma yapmak için gittiği bir yerde kalacağı otele yerleştiriliyor. Otel odasının duvarları boydan boya ayna kaplı imiş. Ertesi günü otele ziyaretine gittik. “Sabri oğlum, beni buradan götürün, sabaha kadar gözümü kırpmadım. Bu odada zina etmiş bütün insanların durumları aynalardan sabaha kadar yansıdı durdu, çok rahatsız oldum.” dedi. Onu o gün oradan alıp başka bir yere yerleştirdik.





-Efendim, aslında bütün bitkilerin, hayvanların, eşyanın da hem bir hafızası hem de bir dili var ama biz onların bizimle konuştuklarını, anlatmak istediklerini tam olarak algılayamıyoruz, onları işitemiyoruz, belki de işitmemiz daha iyi bazen?





Sabri Baba: -Mesela Münir Bey, “İnsanlar, lüks lokantalarda karideslerin canlı canlı kaynar suya atıldıkları zaman kopardıkları haykırışı duysalar hemen orada çıldırırlar.” derdi. Ama insanlar ne yapıyor, onca para vererek onları afiyetle yiyor.





-Böyle bir yemek de şifa değil dert olur herhalde?





Sabri Baba: -Öyle yavrum. (Aziz Ruhları Şad Olsun)



 

...::Bu yazıyı arkadaşına gönder::...

Geri Dön

 

[Ana Sayfa] [Sabri Tandoğan] [Kitapları] [Yazıları] [Röportajları] [Resim Albümü] [Sizden Gelenler] [Dosya Arşivi] [Arama] [İletişim]