Sayın “Hattat”,
2.3.2007 tarihli mailinizi aldım.
Kıymetli yavrum, gösterdiğin sıcak ve samimi ilgiye çok teşekkür ederim. Eksik olmasınlar sevenlerim de var, üstümde titreyelerim de var, benimle tanışmayı hayatlarının en güzel olayı olarak nitelendirenler de var. Hepsi de sağolsun, varolsun.
Hayat yoluna çıkarken Allah’tan bir dilekte bulunmuştum. “Ey güzeller güzeli Allah’ım" dedim, "yaşadığım sürece bütün insanlarla uyum içinde, dostluk içinde, sevgi, saygı içinde olayım. Yarın Senin huzuruna göçerken içimde zerre kadar bir kırgınlık olmasın”. Şu ana kadar yaşadım, hakkımı herkese helal ediyorum. Kimseye dargın, kırgın, küskün değilim. Ama nakış iğnesinin ucunun milyarda biri kadar olsun aramızda en ufak bir tartışma dahi geçmeyen kimselerin sırf bazı şer kaynaklarından işittikleri sözlerle bana karşı tavır almaları kin ve nefretle dolmaları açık söyliyeyim beni üzüyor. Ne yapalım diyorum, demek ki karşılaşacağım imtihanlardan bir kısmı da böyle. Kabullenip, sineye çekiyorum. Allah sonunu hayır getirsin. Bugünlerde aklıma hep Ahmet Muhip Dranas’ın 1948 yılında oynayan bir piyesi geliyor:
“O böyle istemezdi”.
Evet, o böyle istemezdi, Sabri de böyle istemezdi ama oluyor işte.
“Ne olur kirlenmesek, temiz kalsaydık
Dünyanın aldatıcı renklerinden soyunsaydık
Ah...Güvercinler gibi böyle saf
Şadırvanlarda kanat çırpsaydık”
Kıymetli yavrum, yeni maillerini bekliyor, selam, sevgi ve saygılarımı sunuyorum.
Sabri Tandoğan
Sayın Sabri Tandoğan'ın cevaben yazdıkları :
Ne olur kirlenmesek, temiz kalsaydık Yazan Hattat
Cvp: Ne olur kirlenmesek, temiz kalsaydık Yazan Sabri Tandoğan