Çok Değerli Büyüğüm ve Sevgili Gönül Dostları,
Geçtiğimiz günlerden birinde akşam eve geldiğimde elektriklerin kesik olduğunu görünce mum almak için evden dışarı çıktım ve her zaman yaptığım gibi gayri ihtiyari başımı kaldırıp gökyüzüne bakınca dilimden hayretle :Aman Allah'ım ...aman Allah'ım sözleri döküldü. Çünkü gökyüzünde ay ve çok parlak bir yıldız ,nerede ise bayrağımızdaki ay-yıldızın konumuna benzer bir konumdaydı ,ufak bir farkla .Yıldız tam olarak hilalin önüne gelmemiş ancak yan yanalar....Uzun uzun bu manzarayı hayranlıkla izledim.Çevremdeki insanlara bu manzarayı göstermek istedim ancak derhal vazgeçtim. Çünkü biri çıkıp da "Ne var bunda ,gayet doğal bir şey işte "diyebilir yada tebessüm edip geçip gidebilirdi. Kamera ile görüntüleyebilmeyi çok isterdim. Bu güzelliği yaşarken bir yandanda bayrağımızı düşünüyordum. Binlerce şehidin kanının üzerine düşen ay-yıldız resmi halen bazı okullarımızın duvarlarında bütün ihtişamı ile durur.
İlkokul kitaplarımızdan öğrendiğimiz ilk şiirlerden birinde şair Orhan Şaik Gökyay;Bu Vatan Kimin? diye sorar, sonra da kendi dizeleriyle şöyle cevaplar:
"Bu vatan toprağın kara bağrında
Sıradağlar gibi duranlarındır.
Bir tarih boyunca onun uğrunda
Kendini tarihe verenlerindir"
Onlar ki, giderken arkada bıraktıklarını düşünmeden, yerine göre erzaksız,cephanesiz, yalınayak düşman üzerine korkusuzca yürüdüler. Dönemeyeceklerini bile bile hemde..Çanakkale'de, Sakarya'da, Dumlupınar'da
kanının son damlasına kadar savaştılar.Nene Hatun'lar,Ayşe bacılar...anneleri ile beraber mermi taşıyan isimsiz bebekler.Cepheye mermiyi ıslanmadan taşıyabilmek için yavrusunun örtüsünü alıp cephaneye örten bacılar...
İşte bu vatan sessiz ,sözsüz "toprağın kara bağrında sıradağlar gibi duranlarındır."
"Bir gül bahçesine girercesine
Şu kara toprağa girenlerindir"
Her karışı ecdat kanıyla sulanmış vatan topraklarını bölmeye çalışan vatan hainlerinin değil! Ecdadımız bu topraklara, "Kenan Evren'ler " eyaletlere bölerek düşmanlarımızın ekmeğine yağ sürsün diye kanlarını dökmedi.
Yarın mahşerde, vatanına ve milletine bu zulmü reva görenler nasıl hesap verecek acaba? Ne demek eyaletlere bölmek.?..Koskoca, Genelkurmay Başkanlığı yapmış bir kişi bu sözleri nasıl sarf eder.Şahsen, strateji eğitimi almamış bir kişi olarak bile bunun ne anlama geldiğini herkes bilir. Kimin malını, nasıl bölüyorsunuz?
Her gün Yüce Atatürk'ümü daha çok arıyor, Gençliğe Hitabesinde sanki olacakları sezmişçesine ifade ettiği "dahili ve harici bedhahların olacaktır" sözleri kulaklarımda çınlıyor.
Nereye gidiyoruz? Bütün diller mühürlü sanki,
kimseden ses çıkmıyor.Son zamanlarda büyük şairimiz Mehmet Akif Ersoy'un dua gibi sözlerini de daha sık hatırlar oldum: "Allah bu millete yeni bir İstiklal Marşı daha yazdırmaz inşallah"
Şair Gökyay dizelerini şu dörtlükle tamamlıyor:
Gökyay'ım ne yazsan ziyade değil,
Bu sevgi bir kuru ifade değil,
Sencileyin hasmı rüyada değil,
Topun namlusundan görenlerindir"
Yüceler yücesi Resulullah Efendimiz "Vatan sevgisi imandandır" buyuruyor. Vatan kavramını önemsemeyenler bu Hadis-i Şerif'i bilmiyor olamazlar.O halde neye ve kime hizmet ettiklerini ya bilmiyorlar ya da bile bile...(ki böyle olduğunu düşünmek bile istemiyorum)
En derin sevgi, saygı ve hürmetlerimle mübarek ellerinizden öpüyorum ...
Müsaadenizle...
Sayın Sabri Tandoğan'ın cevaben yazdıkları :
Vatan sevgisi imandandır Yazan Şengül İnal
Cvp: Vatan sevgisi imandandır Yazan Sabri Tandoğan