.
Çok kıymetli büyüğüm sizinle bir derdimi paylaşmak istiyorum çünkü ben tek başıma işin içinden çıkamıyorum.
Yaklaşık bir yıl kadar süren bir ilişkim oldu. onu öyle çok sevdim ki kendimden yaşamdan herşeyden hatta daha çok sevdim onsuz bir dakika hayal edemiyordum ve aynı duyguları taşıdını çok sevildini düşünüyordum. öyle diyordu ölürüm sen olmazsan diyordu. fakat bi takım engeller vardı aramızda, bunları ona hep sölememe rağmen o bütün sorumluluğunu yüklendiğini, beni çok sevdiğini, ölüm pahasına vaz geçmiyceni sölüyordu ama benim endişelerim vardı ve korktum şey oldu. yaklaşık bir kaç ay önce ailesinin kabul etmediğini, baskı yaptıklarını ve devam edemiyceni onlardan vaz geçemiyceni söyledi. fakat bunu o da bende başından beri biliyorduk zaten. sonuçta terkedildim yani. O günü hatırlayınca hala kalbim acıyor hocam ben genç bir kız değilim sonuçta öldüm sandım nefesim kesildi bir ay boyunca hasta oldum yataklara düştüm. ben nasıl inandım diye kendimi yedim bitirdim, bazen nefret ettim bazen çok özledim bahaneler üretip dayanamadım aradım. karşımda buz gibi biri vardı hep hala seviyorum seni ama yapamazdım, olmaz diyen. bu arada sizin kitaplarınızla tanıştım en zor anımda elimden tutan yaşamla ölüm arasında gidip gelirken bana ne için dünyada oldumu hatırlatan huzurda olmayan huzurlu olamaz diyen öğüdünüzü tutmaya çalışıyorum ama bir şeyler eksik hala. siz hep sevin ve affedin diyorsunuz, öyle güzel sözler var ki kitaplarınızda ama bunları yapabilmek... ben kimi çok sevdiysem beni terkediyor hocam korkuyorum sevmekten. canımın acımasından yoruldum fakat kimseye karşı da kin tutamıyorum ve Sevmek devam eden en güzel huyum malesef diyorum. artık yara alıyorum çünkü tek istediğim beni çok sevicek geçmişte yaşadıklarımı bana unutturucak bir sevgiydi. evet ben geçmişimi unuttum onun sevgisiyle güzel sözleriyle başardı bunu. tam evet sevdiğimden çok seviliyorum derken onca söz onca umut yeminler vaatler veren insan yok şimdi karşımda. başka çarem yoktu, sen unut beni, ben seni ömrüm boyunca unutmuycam hep vicdan azabı çekicem sana yaşattıklarım için diyor ama ben onu hala özlüyorum ve bu yüzdende affedemiyorum. benden başkasıyla mutlu bir yuva kur diyemiyorum. hala severken bu kadar acı çekerken yapamıyorum ve sanki bu yüzden Allahla aramda bi türlü sağlam bir bağ kuramıyorum. namaz kılıyorum dualar ediyorum sen verdin bu sevgiyi sen al diyorum. onun sevgisinin yerine Allahım senin aşkını sevgini ver bana diyorum çünki biliyorum ben ne kadar hatada yapsam bir sürü günahımda olsa gerçekten seven bir tek Allah.
Fakat hocam hala onu düşünürken gözlerim yolda elim telefonda beklerken arasam mı nasıl nerde napıyor diye düşünürken bölesine acı yaşatan birini severken Allah bana sevgisini verir mi, kalbimi temizler mi? Sanki böyleyken ibadet ettiğim zamanlarda bile samimi davranmıyormuşum gibi geliyor bana. Sağdece Allah aşkı olmayan acı dolu bir kalple huzuruna durduğumda utanıyorum Allahtan hocam. Allah aşkına napmalıyım napayım kısmet deyilmiş Allah ona iki cihanda huzur versin mutlu olsun bu acı bana Rabbimden geldi o sağdece bir sebep mi demeliyim? Saygılarımla, ellerinizden öperim hocam.
--------------------------------------------------------------------------------
Sayın Sabri Tandoğan Efendi Hz'nin cevaben yazdıkları :
Sayın Necibe Hanım,
Kıymetli yavrum, sen aslında kimseyi sevmedin. Sevdiğini sandın. Çünkü sen aşka aşıktın. Sevmek ve sevilmek istiyordun. Ama karşına hep birtakım alçaklar, şerefsizler çıktı. Akılları sıra senden istifade etmek istediler. Sen de aptal aptal bu rezillere, bu alçaklara inandın. Neyse... Olan oldu. Yapılacak iş şu: Hayata yeniden, sıfır kilometreden başla. Lütfen sen erkek peşinde koşan bir aptal kadın olma. Bırak, onlar senin peşinden koşsun. Sen çok asil, çok değerli bir insansın. Hele bu son ilişki kurduğun kimse... O ne alçak, o ne şerefsiz, o ne hayasız insan... İnşallah hayat boyu Allah onun yüzünü güldürmesin. Ne demek ailem istemiyor? Sen o ailenin istemeyeceği bir kimse değilsin ki. İnşallah Allah onlara layık oldukları gibi bir gelin gönderir. Rahmetli annem derdi ki: “Bir erkeğin hayatta yapacağı en büyük şerefsizlik, en büyük alçaklık, en büyük rezillik bir kadının duygularıyla oynamaktır.” Bu şerefsiz adam sana bu oyunu oynamış. Hala ona adam gözüyle bakıyorsan sana da yüz kere yuh olsun.
Değerli yavrum, ne olur o tertemiz, o bembeyaz kadınlık duygularınızı böyle ...çocuklarına çiğnetmeyin. Bırak, hayat yeniden başlasın. İçindeki o büyük sevme duygusunu, o ilahi sevme duygusunu Allah’a ver, Peygambere ver, Kur’an’a ver. Tasavvufla ilgilen. Güzel sanatlarla ilgilen. Şiiri sev, edebiyatı sev, resmi sev, müziği sev, tabiat güzelliklerini sev. Bırak şu erkek suretinde görünen rezil yaratıkları.
“Kalbin uçurumlarda açan bir çiçek
O rezil, bu kalbi nerden bilecek?”
Değerli yavrum, seni Allah’a emanet ediyor, selam, sevgi ve saygılarımı sunuyorum.
Sabri Tandoğan Efendi Hz.
Aziz Ruhları Şad Olsun