Sayın “Monaroza”,
7.3.2007 tarihli mailinizi aldım.
Kıymetli yavrum, hepimiz her an bir imtihan içindeyiz. Bu imtihanlardan amaç bizim yetişmemiz, olgunlaşmamız, tekamül etmemiz. Gayet tabi birtakım bizi üzen insanlarla, olaylarla karşılaşacağız. Bikere bunu postüla olarak kabul etmemiz lazım. Sizin karşınıza da böyle bir insan çıkmış. Sınavınızı onunla veriyorsunuz. Ne olur şu isyancıları oynamayı bırakın. Kendinize kıymayın, kendinizi örselemeyin. Ve deyin ki:
“Diyordun üst üste geldikçe acı
Bir azab isterim bundan da beter”
Ortaya gerekirse sağlığınızı, gerekirse ölümünüzü koyarak mücadele edin. Şunu iyi bilin ki bu mücadele çehre surat yapmakla, sırt dönmekle, laf sokuşturmakla olmaz. Dayanacağız. Kanımızın son damlasına kadar mertçe, yiğitçe mücadele vereceğiz. Normal bir şekilde davranıp o şahsa, görevinizi en iyi şekilde yapın. Sanki hayatınızda o yokmuş gibi hareket edin. Daima şükür içinde olun. Tebessüm edin, kendi kendinizle didişmeyin. Günün muhtelif saatlerinde o şahıs için dua edin, onun için hayırlar, mutluluklar, güzellikler dileyin. Ve bu ölüm, kalım savaşınızda Allah’tan yardım isteyin. Allah büyüktür, yücedir, Rahmandır, Rahiymdir. Bir süre bu şekilde hareket edin. Göreceksiniz ki bütün müşküller çözülecek, bütün problemler halledilecek, bütün karanlıklar aydınlanacak.
“Bekleyin, bekleyin durmaksızın bekleyin
Bir gün, unutulmuş bir aynadan
Bütün sevgiler size dönecek”
Kıymetli yavrum, bu dünya darılma pazarı değil, dayanma pazarıdır. Biz, yeryüzündeki bir kum tanesinden, gökyüzündeki samanyoluna kadar insanıyla, hayvanıyla, bitkisiyle, eşya ve cemadatıyla bütün kainatı Muhammedi bir aşkla kucaklamaya geldik. Unutmayalım ki kainatta ne varsa hepsi bizim için. Yedi senedir hayatı burnundan getiren, senin hassas kalbini inciten kimse tesadüfen gelmedi, tesadüfen karşına çıkmadı ve tesadüfen sana çile çektirmiyor. Hayatta tesadüf diye birşey yoktur. Tesadüf, sadece lügatlarda olan bir kelimedir. Bu açıdan baktığımız zaman sizin o şahsa teşekkür etmeniz lazım. Çünkü bizim yetişmemizde onun büyük rolü oluyor ve olacak. Biz de ona hürmette kusur etmeyelim. Ne yapsın, hayat sahnesinde o zavallıya o rol verilmiş. O da rolünün gereğini oynuyor. Olay sadece bundan ibaret.
Selam, sevgi ve saygı ile.
Sabri Tandoğan
Sayın Sabri Tandoğan'ın cevaben yazdıkları :
Hayat bir imtihandır Yazan Monaroza
Cvp: Hayat bir imtihandır Yazan Sabri Tandoğan