Konu : Asıl kabahat sende.
Gönderen :
"İsimsiz"
Tarih :
1/10/2017 2:09:49 PM
.
Pek Kiymetli Sabri Bey Amcacigim, Sizi bir sure once telefonla aramis, yabanci bir hanimefendi ile arkadasligimdan bahsetmistim. Siz bana "O kizla gorusme." demistiniz. Ben ise "Tek arkadasim ve bende yuce duygular uyandiriyor." demistim. "Oyleyse kardes gozuyle bak." demistiniz. Ben sizi temin ederim ki kardes gozuyle baktim. Haftalarca gezdik, dolastik; elimi surme hevesim bile olmadi. Cunku ben gercekten kendisinde var olduguna inandigim ozu temiz duygularla begeniyor, takdir ediyordum. Ovulecek yonleri oldugu gibi kulturu, yetisme tarzi nedeniyle pek fena yonleri de vardi. Mesela cok caliskan, hayatin zorluklarina tek basina aslanlar gibi direnen, agirbasli, saygili, inanc nedeniyle olmasa da duygusal nedenlerden erkeklere karsi muhafazakar ve kapali bir insandi. Fakat kirli, pasakli, bakimsiz, evhamli, derinden derine gamli-kederli, baskin tipli idi ayni zamanda. Din konusu dunyasinda yoktu, ne kabul eder ne reddederdi. Fakat gorusmelerimizin asla benim ibadetlerime engel olmasini istemezdi ve gercekten onunla beraberken ibadetlerime hep ozenli kalabildim. Zaman sonra "Bu arkadasligimiz nereye gidiyor?" diye sormaya basladi. Bu kadar yakinken bu kadar uzak olup asla temas olmamasinin kendisine cok agir geldigini soyledi. Iliskimiz ilerlemeyecekse ayrilmayi onerdi. Tabii bu konuda duygusal ihtiyacina vurgu yapiyor, cinsellik gundeme gelmiyordu. Ben ise, evlilik konusunda ciddi dusuncelere sahip oldugumu, kendisiyle asla evlenemeyecegimi fakat arkadasligimizdan oturu cok memnun ve mutesekkir oldugumu soyledim. Arkadasligi bitirmeye razi olmadim. Flort gibi bir duruma dusmek istemedigimi, zaten boyle bu durumda kendisine saygi da duyamayacagimi belirttim. Arkadasligimiz benzer duygusal zorlanmalara ragmen daha da ilerledi ve hatta beni ailesiyle tanistirdi. Tabii arkadasi olarak; ben de kabul ettim, gittim. O hep umutlar, hayaller uzerinde geziyormus megerse; bense hep kendisine mertce niyetimi soyledigimi zannediyordum. Turkce ogrenmeye ve hatta Turkiye'ye yerlesmeye bile heves etti. Bu kadar hevesi beni korkutuyor, her firsatta nazikce sabit gorusumu yineliyordum. En sonunda o da anladi ki bunun sonu yok. Megerse benim bu mertce, samimi tekrarlarim onun kadin nazarinda buyuk hakaretler olarak birikiyormus. En sonunda bana oyle bir darbe vurdu ki; iftira, hakaret, asagilama vs. ile beni bir vahsi canavar, haydut, yapiskan bir sapik durumuna dusurdu. Fark etmeden, safligim nedeniyle ona ben de bu yaptiklarinda yardimci oldum. Ben gonlunu yapmaya calistikca benden igrendigini soyledi ve etrafa beni lekeleyerek duyurdu. "Tamam, gorusmeyeceksek gorusmeyelim ama kavgaya ne gerek var?" dedim. Iyi dileklerle ayrilalim istedim. Asla kabul ettiremedim ve bana hicbir insana yapilmayacak kabaliklari, terbiyesizlikleri yapti. Is bu noktaya gelince dayanamayarak ve maglup olarak ben de her turlu gorusmeyi kestim. Tum olanlarin ozeti: hep bir beyefendi gibi davranmisken nefret edilme karsiligini buldum. Kandirmadim, aldatmadim, kibarlikla huyuna gittim, kendi zaaflarimi kavga sebebi yapmadim. Dusuncesi surekli cop ureten bir insan oldugunu en sonunda anladim. Simdi kapanmis olan bu hadise beni cok etkiledi. Cok aci ve buyuk bir tecrube oldu. Ayni binada calisiyoruz. Asla yuzyuze bakmasak da etrafta bulunmasi bana aci veriyor. Kah intikam hissi geliyor, kah ona hasta gozuyle bakip merhamet ediyorum. Kendisiyle kesinlikle gorusmek niyetim yok hatta artik bunu dusunmek bile tiksinti olusturabiliyor. Yine de merhamette karar kiliyorum. Bu aci seruvenin ic dunyamda fena izler birakmamasi icin ne yapabilirim? Evet, bu sorum bir terbiyesizlik gibi, cunku daha once de sordum ve pazarlik ettim. Ama inanin ben kardes gozuyle baktim, o beni igfal etmek istedi. Ben hassas bir erkegim; duygusal tecavuze ugramis bir kadin nasil hissederse oyle hissediyorum zannediyorum. Fikirlerinizi okuyup dusuncelerimi aydinlatmak umudundayim. Bilhassa yasadiklarim bana su iki soruyu sorduruyor:
1. Kadinlar bir erkegi hep nefsani mi severler? Maddi olmasa da duygusal bir beklenti illa ki olacak mi? Bir insan digerini kendi menfaatini hesaba katmaksizin sevemez mi?
2. Iyi niyetle baslanan bir isin sonu neden berbat olsun? Benim bu olanlarda hatam ne idi? Ya da olanlarin hikmeti nedir sizce? Degerli zamaninizi ayirip mektubumu okudugunuz icin cok tesekkur ederim. Saygiyla ellerinizden oper, hayirli günler dilerim.
--------------------------------------------------------------------------------
Sayın Sabri Tandoğan Efendi Hz'nin cevaben yazdıkları :
Kıymetli yavrum, sana baştan söylemiştim, bu kızla alakanı kes diye. Ama öyle ısrar ettin ki o zaman onun gerçek hüviyetini anlayasın diye bir süre sadece kardeş gibi görüş dedim. Bir süre sonra onun “kirli, pasaklı, bakımsız, evhamlı, derinden derine gamlı-kederli, baskın tipli” olduğunu gördün. Peki niye devam ettin? İşte senin hatan burada ortaya çıkıyor. Bütün dinsizler ruh ve akıl yönünden maluldür. Kız, pek tabiidir ki senden evlenme teklifi bekledi. Ne sanıyorsun yani, dinsiz, Allah’ını inkar eden bir kız seninle ömür boyu melek gibi arkadaşlık mı yapacaktı? O, hep senden birşeyler bekledi. Ama sen hiç oralı olmadın. Söyledim, diyorsun, ama o bir kadın ruhunun, dinsiz de, olsa beklentisine engel olmaz ki. Sonra senden iş çıkmayacağını anlayınca sana tekmeyi attı. Çok da iyi etti.
Sevgili yavrum, artık bu pislik kadını bırak. Lütfen kendine temiz, nezih, hanımefendi, kültürlü, görgülü bir eş bul. Aynı iş yerinde çalışıyoruz diyorsun. Sana ne ondan? O, bir hasta insan. Neden hâlâ ısrar ediyorsun kafanın içinde? Lütfen bu fikri sâbitten vazgeç. Hayatta o kadar değerli, o kadar temiz, o kadar nezih, pırıl pırıl kadınlar da var ki tekrar rica ediyorum, bu aşağılık kadından duygularını ve düşüncelerini kurtar. Ondan kurtulduğun için her gün iki rekat şükür namazı kıl, Allah’ına dua et.
Değerli yavrum, hiç bir kadınla ömür boyu kardeş gibi ilişki kuramazsın. Her kadın şartlar ne olursa olsun bir yuva kurmak ister. Bunu lütfen öğren. Genelevden bir kadınla bile arkadaş olsan onun da asıl beklentisi bir yuva kurmaktır...
Selam, sevgi ve saygı ile.
Sabri Tandoğan Efendi Hz.
Aziz Ruhlarına Fatihalarla...
|