Dediğim dedik diyenler, ben bildiğimden şaşmam diyenler, yalan yanlış bildiklerini put haline getirenler de hiçbir zaman gerçeğe, iyiye ve güzele ulaşamazlar. İnsanoğlu hayatının bir döneminde yanılabilir, hata edebilir, yanlış işler yapabilir. Aslolan; iyi ve güzel olan, gerçek olan kendilerine gösterildiği zaman saygıyla, edeple, yürek hoşluğu ile onu kabullenebilmektir.
Tarihin bütün devirlerinde bu tipleri görüyoruz. Doğruya sonuna kadar direnen, güzeli görmek istemeyen, gerçeği benimsemeyen nice insanlar gelip geçti. Bugün de öyle. Hiç şüphe yok ki yarın da öyle olacaktır. Hakikat aşkı insanoğlunun hayatı boyunca ulaştığı ve ulaşacağı en güzel boyuttur. Hatadan dönmek fazilettir. Bir güzelliktir. Ancak gırtlaklarına kadar benlik dolu, nefsaniyet dolu insanlar, gerçekleri gördükleri halde, kendilerine gösterildiği halde yine de direnirler, hayır derler, kabul etmezler. Böyleleri için Kur’an-ı Kerim’de ne güzel buyuruluyor; “Söyle, de ki, ben inanmam sizin inandıklarınıza. Siz de inanmazsınız benim inandıklarıma. Benim inancım bana, sizin inancınız size.”
Doğruyu, gerçeği, güzeli gördükleri zaman nefsin dar sınırlarının dışına çıkıp, onları en iyi, en temiz, en güzel duygularla kabul edebilenlere ne mutlu. Allah onlardan razı olsun."
Sabri Tandoğan Efendi Hz.
Aziz Ruhları Şad Olsun.