Kıymetli yavrum,
Hayat, hiçbir zaman geriye adım atmaz. Hayatın istikameti daima iyiye, yeniye ve güzeledir. Bizim de hayatın genel gidişine uymamız şarttır. Dün, bir hata işlediysek, bugün onu tekrarlamayalım. Dün, bir yanlışın içindeysek, bugün ondan kurtulalım. Bundan altmış yıl evvel Ankara’da kimin evinde buzdolabı vardı, kimin evinde televizyon vardı, kimin evinde çamaşır makinası vardı? Bugün artık bunlar harcı âlem eşya arasına girdi. Radyonun, telefonun ilk kullanıldığı günleri düşünün. Belki bazı insanlar inanmak istememişti. Hayat, her gün daha iyiye, daha güzele, daha ileriye doğru gidiyor. Onlar üzerinde biz ne dersek diyelim, geçen zaman bizi de aşacak, bizi de geride bırakacak. Yerinde saymak bile bir yerde geri kalmak demek değil midir? Hazret-i Ali, “Çocuklarınızı kendinizden sonrası için, gelecek zamana göre yetiştirin” der. Öyle bir zaman gelecek ki, biz hayatta olmayacağız ama çocuklarımız olacak. Onlar, kendi zamanlarına göre bir hayat mücadelesi verecekler. Resulullah Efendimiz “Daima çevreyi gözetleyin, ona göre düşmanın silâhlarından daha güzel silâhlar yapın” buyurur. Ayakta kalabilmek, hayat mücadelesinde başarılı olabilmek için daima tetikte, uyanık, tedbirli ve basiretli olmak zorundayız. Bugünkü hayatta yalnız haklı olmak yetmiyor. Aynı zamanda o hakkımızı savunacak gücümüzün de olması lâzım.
Selam, saygı ve sevgi ile.
Sabri Tandoğan Efendi Hz.
Aziz Ruhları Şad Olsun.