Konu : Dedikodulara bakarak tavır takınmak aptallıktan başka nedir?
Gönderen :
Abdüsselam
Tarih :
3/17/2017 10:20:23 PM
.
Esselamün aleyküm sayın muhterem hocam; geçen haftada size bir msj atmıştım. vaktim dar ve sizinle paylaştığım konu hakkında kesin bir karar vermekzorunda olduğum için tekrar size msj atıyorum. hatırlamanız için konuyu tekrar anlatmak ist. hocam beraber bir insanla çalışıyordum namahrem konusunda çok titiz bir insandım aynı odayı bırak aynı masada dahi oturmamaya özen gösteriyordum inancımın gereği olarak tabi bizimle beraber iki üç kişi daha çalışıyordu boş zamanlarımda dini sohbetler yapıyordum. çalışma ortamında yapılan hatalar seviyelerine göre anlatıyordum. ve aşırı bir sevgi bana besliyorlardı.ancak zamanla bu sevginin başka bir yöne kaydığını başka insanlarında yakıştırmalarında etkisiyle çalışma arkadaşımın hislerine aramızda sözleştik çok iyi niyetli samimi bir insan aileme karşı sonsuz bir saygı aynı zamanda ailemde onu çok seviyordu.onun eksiklerini zamanla kapatacağımı zamanla herşeyin düzeleceğini düşündüm. insanların yanlış anlamamaları ve çekmemeleri için kardeşini de yanımıza aldırdım çünkü yalnız kalmamızda çok oluyordu. Kız da annesiyle beraber tek yaşıyor. babası iki evlidi iki kardeşi de yanımızda olan erkek diğeri kız yerleştiler. herşey çok güzel geçiyordu ancak kardeşi okadar şımarık büyütülmüş hiç çalıştırılmadığından dolayı çok sorun çıkarıyordu. küsüp eve gidince bile kendi ellerrimle getiriyordum kız ve annesi sokağa bile atılmalarına rağmen ona ve kardeşine o kadar değer veriyordular ki yemediklerini ona yediriyorlardı zaten işyerinin bulunduğu apartmanda kalıyorlardı başkalarının hayrıyla kısacası çok çekmiş bir aile benim gibi çünkü aynı şeyi hemen hemen bende yaşadım babam iki evli ayrı yaşadık çok çektik ancak benim çevre iyi bir çevre olduğu için hem dini konuda olsun hem diğer konularda olsun hamd olsun kendimizi yetiştirmeye çalıştık. Şuanda da sağlık memuruyum ve bahsettiğim yerde de çalışıyorum şimdilik. (kibir oluşturacak herşeyden allaha sığınırım.) gerçi amacım hayatımı anlatmak değil...zamanla işler kötüye gitmeye doğru gitti önümde bir abem vardı. yerimiz dardı onun için ev yapmaya girdik sonra evlendirdik. daha sonra evin arkasındaki arsayı aldık kızında rızasını alarak. ki kendisi dahi para yardımı yaptı.evde iş sahibi evin yükünü ben taşıyorum halende evin borçlarını ödüyorum. iki büyük abem var biri askeri üçretle diğeri yazın batıya inşaat işlerinde çalışmak için gidiyor. işte buzaman zarfında iki sene süre geçti. benim için gelen tüm teklifleri reddeti. zaman geçtikçe de birbirimizi kırmaya başladık. kardeşininde bunda rolu vardı ama size yazdığım halde aslında asıl hata başındadır. gayri islami bir şey yaptığımız. daha sonra başkaları kız hakkında kötü konuştu onun kulağına gitti.o birşeyler söyledi bizimkilerinkine derken tatsızlıklar yaşandı. kalp kırılmalar kadar gitti ailem artık onu istemiyorlardı ancak herşeye rağmen sözümde durmaya kararlıydım.ettim etmeidim onu razı edemiyordum ki artık annesi dahi artık herşeyi bitirmemei yani istememi veya bırakmamı haklı olarak söyledi.ancak bir türlü onu ikna edemiyordum. ailemi istemeyerek te olsa ikna ettim.ailem kız güzel olmadığından (ona da Allah’a sığınırım allah’ın sanatına kimse dil uzatamaz önemli olan iç güzelliği) evlenmemi istememekle beraber son kararın bana ait olduğunu söylediler.kız artık inat gibi birşey oldu daha doğrusu kardeşi yüzünden tartışmalarımızda oldu onu getirirken annesi ve ablası istememelerine rağmen getirdim çünkü koskoca peygamber eşiyle beraber gören onu gören sahabilere ey ashabım yanımda olan eşimdir diye isminidahi belirterek şeytani vesvesleirn önünü kesmeye çalışmıştı. benden soğuduğunun farkındaydım. Onun için sürekli ikna etmeye çalıştım.bana annesinin ve kız kardeşinin yanında söylenmeyecek şeyler söyledi. ona rağmen Allah korkusundan dolayı ne pahasına olursa olsun bu evliliği yapacaktım. evli ablamı çok sever hiç kırmazdı bende buna güvenerek (aileme söylemekten utandığım için anneme artık söylemesini; (bildiklerini bildiğim halde her sormalarında öyle birşey yok diyordum.) ancak önce onunda iknamı bilmem onaymı diyeyim... onunla konuşmasını istedim. ablam tüm ısrarlarına rağmen verdiği cevap: onun artık nikahı babam ve kardeşiminki gibidir demiş. çok ağrıma gitti ancak kimsesizliği, hem üzerimdeki hakkı, hem iç güzelliği ki bu olaylar benide onu da çok yıprattı. onu çok hırçın saldırgan yaptı ama içindeki güzelliğin varlığına halen de inamıyorum. Şimdi de eskiden de hiçbir zaman güzelliğini düşünmedim. ben içindeki güzelliğinden etkilendim benim öğrencim olduğu halde...(yaşıt olduğum halde arapça dersi verdim bir süre.) sonradan ailem gelmeden ona rica ettim. sorun çıkmasın diye.ancak o aileme fazla ilgi vermemekle berraber onun fikirlerini sorunca bu işten artık hayır kalmadığını söylemiş yanımada gelip ya ayrı oturacağız yada nikahın kardeşimin nikahı olsun dedi neden soruyorumo ailemin onun hakkında söylemiş veya kulak larına öyle gelen şeyleri baqhane gösteriyor anneside aynen.tabi ben ailem parçalanmasın diye bukadar çileye katlandım okadar çektik ne ben ne ailem buna razı gelmedik. haber yollayacaklarını söyledi daha sonra haber göndermedi. haber çıkmayınca bizimkiler sordurdular size lazımsa sorarsınız deiler amenna ancak kendiniz haberi yollayacağınızı söylediniz. derken işler çıkılmaz hale geldi ailem istemiyor allah korkusundan bırakmakta istemiyorum. hakkını helal etmesine rağmen iş yerinde bunun yansımalarıevde hakeza...inanın allaha güvencim olmasaydı belki kafayı yemiştim.tabi sadecebu değil sadece onunkini söylemiyeyim ona çok haksızlığımda dokundu çokta kırdım hakkını helal etmesine rağmen vicdanen rahat değilim son zamanlarda tüm isteklerinden va geçmekle beraber artık ben birtürlü eski şeyi göremiyorum istemiyorum. bazen istiyor görünüyor bazende istemiyor gibi...tam anlamış değilim.kul hakkı yemekten Allah’a sığınırım hele hele böyle çekmiş iyi olan kimsesiz bir insana inanıyorum herşeyin sebebi yaşanan olaylar milletin dedikoduları.artık kız yasen yaben burda çıkmasını istiyor. hakklı olarak. iş sahibide iş yerine hiç uğramaz sonsuz bize güveni var.oda geçen gün sizden biryıldan beri haberdar olduğunu söyledi ikimizede güvendiğinden dolayısez çıkarmadığını söyledi kendisi de kızın dayı oğlu gibi akrabası oluyor zaten onlar sahip çıktılar oda işin olmasını bu işin artık uzatılmasını istemiyor yazsam bitmez...kafam çok karışık neye karar vereceğimi bilmiyorum. lütfen acil olarark haberinizi bekliyorum. ayın 15 inde çıkacağımı söyledim işyeri sahibinede kendilerine de. İnanıyorum ben ve ailem ısrar etsek çözülür. çünkü kız anneside çok istiyor ve birsürü insan duyduğundan dolayı bozulmasInı istemiyor.
internetle fazla haşir neşir değilim nöbet günlerimde ancak gece fırsat bulabiliyorum sonraki nöb. 13.12.2007
bu zamana kadar haber gönderirseniz sevinirim...sizce herşeye rağmen ne yapmam gerekir. Allah hayırlısını nasip etsin. bizi hayırdan haktan adaletten pişmanlık yaşamaktan sakındırsın. bizi Allahın ve Resülünün razı olacağı şefaatine nail edecek kullarından eylesin.rabbim beni doğruluktan ayırma geçmişteki hatalarıma pişmanım iki darda da iyilikler ihsan et. bize hayırlara vesile olacak sebeplerle karşılaştır inşaallah o sebeplerden birtanesi de siz olursunuz hocam dualarınıza ilminize muhtacım. Düşünüyorum da bu olaylarda bende de değişikliklere sebep olmuş Allah birdaha yanlışlıkları yapma yollaı açmasın. ibadetlerimizin hayırlara vesile günah işlemeyede kalkan etsin. hocam sizin de zamanınızı alacam okadar doluyum ki anlata anlata bitiremem. haydi Allah’a emanet olun size tükenmeyen Allah’ın selamıyla Allaha Ismarladık... selam ve dua ile...
--------------------------------------------------------------------------------
Sayın Sabri Tandoğan Efendi Hz'nin cevaben yazdıkları :
Kıymetli yavrum, aranızdaki ilişkilerin bu kadar tatsız bir hal alması tamamen çevrenin dedikodusundan ibaret. Sizin aranızda doğru dürüst bir ihtilaf, bir anlaşmazlık yok. Hep dedim, dedi laflarından ibaret. Sen de lütfen o adi, aşağılık mahalle karılarının şerefsiz dedikodularına katılma. Git o kızla mertçe, yiğitçe konuş. O kızın şımarık kızkardeşine karşı da kızın kesin bir tavır takınmasını iste. Hayatta tiksindiğim, iğrendiğim insanlar şımarık olanlardır. Bunlar ne istediğini bilmeyen, Hakka asi olan, Allah’ın belası tiplerdir. Eğer konuştuğun kız bu şımarık kızkardeşine karşı mertçe, yiğitçe bir tavır takınmazsa o zaman o kızdan hayır gelmez. Bunu kendisiyle detaylı olarak görüş. Bunlar, şımarık insanlar kim olursa olsun sadece bir pisliktir, çirkeften başka birşey değildir. Onların da ağzının payını vermeyenler aynı pislik içindedirler. Kıymetli yavrum, meseleler duygusal olarak çözümlenemez. Hayatta önemli olan olaylar değil, o olaylar karşısında takınılan tavırdır. Bütün bunların sonucuna göre kesin bir tavır takın. Lütfen kıymetli beynini sağlam ve temiz tut.
Söyleyeceklerim bu kadar. Selam, sevgi ve saygı ile.
Sabri Tandoğan Efendi Hz.
Aziz Ruhlarına Fatihalarla.
|