Sizden Gelenler

 

subHeader_l

Konu : Bütün güzellikler selam ile başlar.
Gönderen : Meryem Altınsöz
Tarih : 3/22/2017 10:59:22 PM


.




Bütün İslam aleminin, sevgi, saygı, barış, huzurla dolu, kardeşçe yaşamalarını diler, sizleri ve tüm site üyelerini saygıyla selamlarım..





Ben şu konuya değinmek istiyorum. Ben, küçük büyük, genç yaşlı, fakir zengin asla ayırt etmeden bütün insanlara karşı büyük bir sevgi ve saygı besliyorum ve her karşılaştığım insana özellikle bayanlara selam vermek ve almak istiyorum. Peygamber Efendimiz (s.a.v.) Hadis-i Şerifinde de Buyurur:





"Tanıdık tanımadık herkesle selamlaşınız"..





Ben bir gün evden çıkmış işe gidiyordum ki karşımdan orta yaşlı bir hanım geliyordu ve içimden Peygamber Efendimizin (s.a.v.) Hadis-i Şerifi geldi aklıma ve hemen hiç tanımadığım o hanıma Allah'ın selamını vermek geldi ki o benden önce davranıp bana selam verdi. O an içimde oluşan o coşkuyu, o mutluluğu o sevinci anlatmaya kelimeler yetmez. İnanın çok mutlu oldum. Hatta kadına sarılıp öpesim geldi o an. Ama bazen insanlara selam veriyorum selamımı almayanlarlada karşılaşıyorum ve bu beni ciddi anlamda çok üzüyor.





Herkesin bu güzelliği, kardeşliği, mutluluğu yaşaması dileklerimle saygı ve sevgilerimi sunuyorum...





--------------------------------------------------------------------------------





Sayın Sabri Tandoğan Efendi Hz'nin cevaben yazdıkları :


Sayın Meryem Altınsöz,


Kıymetli yavrum, mailindeki temiz, nezih ve güzel hava içimizi bir bahar rüzgarı gibi doldurdu. Bahar çiçeklerinin kokusunu getirdi. Allah razı olsun.


Selam, insanlarla selamlaşmak ne güzel bir duygu. Ben, hayatımın hiçbir döneminde bunu bir fiziksel olay olarak düşünmedim. Selamlaşmakla insanın içine nurlar, ışıklar, renkler, kokular, feyizler, bereketler doluyor. Selamlaşmakla insan yepyeni bir kimse oluyor. Bu ne güzel bir olay. Ben, bir insanın ne kadar çok selamlaşırsa o kadar sağlıklı, sevilen, itibar gören, hürmet gören bir insan olacağına bütün kalbimle inanıyorum. Bu ne güzel bir duygu. Diyorsun ki bazı kimseler selamımı almıyorlar. Almasınlar, ne çıkar? Önemli olan bizim o güzelliği duymamız. İçimizin en derin köşelerinin sevgiyle ürpermesi. Hayatta daha güzel ne olabilir? Yüce Peygamberimiz “Veren al, alan elden üstündür” buyuruyor. Önemli olan vermekteki güzelliği duyumsayabilmek. O heyecanla ürperebilmek.


Oturduğum apartmanda bir zat var. Ona üç yıl süreyle selam verdim. Hem de herkese karşı olduğu gibi ona karşı da sevgiyle, saygıyla, edeple, incelikle dolu olarak. Her defasında başını çevirdi. Ben de ona her defasında daha yakın, daha sıcak, daha güzelliklerle dolu olarak selam verdim. Cahit Sıtkı Tarancı’nın çok sevdiğim bir mısraı vardır:





“Vuslatla sona erdi bu çile” der.





Dördüncü yılda beklenen selam geldi. Ve devam etti. Bu beni ne kadar mutlu etti anlatamam. Efendim, bütün mesele “ben” değil “sen” diyebilmekte. Özdemir Asaf bir şiirinde ne güzel söylüyor:





“Sen bana


Sen desen de olur, demesen de olur


Ama ben sana sen diyeceğim


Düşün dur”





Ah, insanlar bunun güzelliğini, doyumsuz lezzetini bir bilselerdi. O zaman hayat, yaşamak, varoluş daha güzelliklerle dolacaktı. O zaman hayat bir Pazar yeri gibi olacaktı. Öyle bir pazar ki alan gül, satan gül, satılan gül, terazisi gül, dirhemi gül, kapısı gül, yolları gül olacaktı. O zaman bizler sevmenin ve sevilmenin o çılgın hazzının doruklarına ulaşacaktık. O zaman bunu toplum içinde yaşıyamıyorsak kendi iç dünyamızda yaşayalım. “Sevelim, sevlelim, dünya kimseye kalmaz” diyelim. “Aşk gelicek cümle eksikler biter” diyelim. Hayat, yaşamak, varoluş öyle çıldırtıcı güzelliklerle dolu ki bu kadar muhteşem bir güzellikler dünyasında artık şu şunu demiş, bu bunu yapmış, falanca bizi sevmiş, filanca sevmemiş, inanın bizim bu nefsani düşüncelerle geçirilecek bir tek dakikamız dahi yok. Seven de sağolsun, sevmeyen de. Beğenen de sağolsun, beğenmeyen de. O zaman ne oluyor biliyor musunuz? İşte adına hayat denilen mucize gerçek yüzüyle bize görünüyor. İşte o zaman Kur’an-ı Kerim’deki ayette buyrulduğu gibi





“Ne yana bakarsan bak, Allah’ın vechi oradadır”





diyoruz. Yunus Emre gibi





“Cümle yerde Hak nazır, göz gerektir göresi”





diyoruz. İşte o zaman “Seviyoruz, seviliyoruz güzelliğimiz bu yüzden” diyoruz. İşte o zaman son nefesimizde bile





“Sevginle gireceğim toprağa


Sevginle çıkacağım topraktan” diyoruz.





Allah bizlere de yeryüzündeki bütün insan kardeşlerimize de bu güzellikleri yaşamayı nasip etsin. Selam, sevgi ve saygı ile.





Sabri Tandoğan Efendi Hz.


Aziz Ruhları Şad Olsun.

...::Bu yazıyı arkadaşına gönder::...

Geri Dön

 

[Ana Sayfa] [Sabri Tandoğan] [Kitapları] [Yazıları] [Röportajları] [Resim Albümü] [Sizden Gelenler] [Dosya Arşivi] [Arama] [İletişim]