Sizden Gelenler

 

subHeader_l

Konu : Önce kendimizle barışmamız lazım, kendine dost olmayan kimseye olamaz.
Gönderen : "Sevimsiz"
Tarih : 3/29/2017 11:00:27 AM


.



Merhaba ben 24 yaşındayım son 1-1 buçuk yıldan beri kendimi yalnız huzursuz hissediyorum.sanki oturduğum yerde huzursuzlanıyorum sanki arkamdan biri gelecek gibi korku sarıyor hep tetikte oturuyorum.bu arada benim bir erkek arkadaım var ve benim ailem onu istemiyor bir kaç yalani olduğu için ve ailesi bize yakışmıyor diye ama bi seneden beri bütün zorlukları aşıyoruz ama son 15 gün önce evdekiler benim üzerime çok fazla gelmeye başladı bunaldım ben doğal olarak kendimden nefret ediyorum kimse ile konuşmak istemiyorum sanki içimde bir kaya var onu alsam rahatlayacam ama ben ölene kaar orada kalacak sanki boğuluyorum. onu çok sewiyorum o da beni ama sonumuz yok gibi geliyo bana ama ne kadar ayrı olmayı düşünsek bile olmuyor hatta ayrıldık ama ne olduysa tekrar birleştik.sizden ricam beni bu halden kurarın hiçbirşey yapamıyorum yardımcı olursanız sevinirim şimdiden teşekkürler..





Rumuz: Sevimsiz







--------------------------------------------------------------------------------





Sayın Sabri Tandoğan Efendi Hz'nin cevaben yazdıkları :


Sayın “Sevimsiz”,





Kıymetli yavrum, senin şu anda yapacağın bir iş var. Önce o çocukla ilgini kes. Ondan sana hayır gelmez. İkincisi boş yere kendini hırpalama. Kullandığın müstear isim bile hiç hoş değil. Sen asla sevimsiz değilsin. Aklı başında, efendi, ciddi, değerli bir insansın. Ama bir süre kendine gelmen lazım. Sen şu anda kendinde değilsin. Yapılacak iş şu: Somurtup, bir köşeye çekilip kendi kendini örselemekten, didiklemekten vazgeç. Beş vakit namazını kıl. Orucunu tut. Sürekli kendini meşgul edecek işler bul. Bu, el işleri olabilir, nakış, dikiş olabilir, mutfak olabilir. Bugün pek çok kadın ay ben onu yapamam, bunu bilemem diye saçmalayıp duruyor. Böyle insanları Japonya’da adam yerine bile koymuyorlar. Bol bol kitap oku. Kitapların yoksa ben sana göndereyim. Okurken not al, onları içine sindir. Kültürünü ilerlet. Önce hayata, insanlara bakmasını öğren. Ben bilmiyor muyum diyeceksin. Maalesef yavrum, pek çok insan gibi sen de bilmiyorsun. Ondan sonra hepsi kendiliğinden gelir. aşk da, mutluluk da, evlilik de sen şu ruh halinle yanılıp şaşırıp da bir evlilik yapacak olursan yüzüne, gözüne bulaştırırsın. Kesinlikle bundan sakın. Çünkü sen, özünde çok çok değerli, pırlanta bir insansın. Ama kendi değerlerine yaklaşman lazım.





Sevgili yavrum, kısaca söyleyeceklerim bunlar. Yeni maillerini beklerim. Şunu unutma ki son nefesimi verinceye kadar sana her bakımdan yardım etmeye hazırım. Karar senin.





Selam, sevgi ve saygı ile.










Sabri Tandoğan Efendi Hz.


Aziz Ruhları Şad Olsun.

...::Bu yazıyı arkadaşına gönder::...

Geri Dön

 

[Ana Sayfa] [Sabri Tandoğan] [Kitapları] [Yazıları] [Röportajları] [Resim Albümü] [Sizden Gelenler] [Dosya Arşivi] [Arama] [İletişim]