Onun için yapılacak iş, imkân nispetinde duygularımıza, düşüncelerimize, hayallerimize hâkim olmak. Onları hep artı yöne çevirmeye çalışmak. Bir an, kafamıza eksi bir düşünce geldi, saplandı diyelim. Onu çıkartmanın yolu var. Hemen o anda mânâ âlemi ile irtibata geç, bir Âyet oku, bir Hadis-i Şerif oku, bir şiir oku... Mevlâna Hazretlerinden bir beyit oku. Yunus’tan bir dize oku. Abdulkadir Geylani Hazretlerinin bir öğüdünü hatırla. Tamam, o çoktan gitmiştir bile... Eğer gelir gelmez onu kaldırırsak, sorumluluğu kalmaz. Bütün mesele onu artı düşünce ile göndermek...
Kafamıza güzellik gelince, çirkinlik gider. Nur gelince, zulmet gider. Işık gelince, karanlık gider. Biz nefsimizle uğraşacak kadar kuvvetli değiliz. Eninde sonunda bizi alt eder. Üstüne gittikçe kuvvetlenir. Nefsi yenmenin bir tek yolu bu: “Işık gelince, karanlık gider.” Oturup birkaç Ayet, birkaç Hadis okumak... Biraz sonra bakarız pırıl pırıl olmuşuz... “
Sabri Tandoğan Efendi Hz.
Makamı Âli Olsun.