Sizden Gelenler

 

subHeader_l

Konu : Bayrak gibi, vatan gibi dil de bir milletin namusudur
Gönderen : Çiğdem Seçkin Gürel
Tarih : 3/23/2007 9:07:52 PM



Çok Kıymetli Sayın Büyüğüm,
Bütün zamanlarınızın hayırlar, iyilikler ve güzelliklerle dopdolu olması dileğiyle size ve bütün dostlara merhaba,

Efendim, bu günlerde hepimiz bir üniversitemizde ortaya çıkan ve milli ve manevi değerlerimizle asla örtüşmesi mümkün olmayan bir durumun üzüntüsü ve şaşkınlığı içindeyiz. Aslında bütün bunların ülkemiz üzerinde uzun yıllardır yürütülen bazı faaliyetlerin bir halkası olarak ortaya çıkmış olduğu bir gerçektir.

Bugün özellikle üniversiteler bir ülkenin en hassas noktalarından olup buralarda öğrenim görmekte olan ülkemiz gençleri de farklı amaçlar doğrultusunda yönlendirilmeye çalışılmaktadır. Ortaya bir gazete haberiyle çıkan bu durum da benzer bir nitelik taşımaktadır. Oysa Atatürk’ün yıllar önce ortaya koyduğu bir gerçek olarak cumhuriyetin öncelikli hedeflerinden birisi yüksek seciyeli genç nesillerin yetişmesini sağlamaktır, ahlak çöküntüsünün temsilcisi ve yaygınlaşmasının vesilesi ucube nesillerin değil...

Peki bu durumda yapılması gereken nedir? Bizler, hepimiz, milletçe, vatanını, bayrağını, şehitlerini , milli ve manevi değerlerini seven ve onlara saygı duyan kimseler olarak tepkilerimizi ortaya koymalıyız. Eğer her konuda şimdiye kadar bu şekilde davranılabilmiş olsa idi bugün birçok alanda çok daha farklı bir konumda bulunabilirdik. Oysa nemelazımcılık, nasıl olsa birileri yapar veya benim katkımdan ne çıkar zihniyeti ile birçok konuda fireler verilmiş, ve hatalı ve noksan olan fikirler, kendini savunmayan doğrunun ve haklının gücünü ele geçirerek kendisine yer açabilmiştir.

Bu bağlamda bugün üniversitelerimizde yaygınlaşmakta olan yabancı dille eğitim konusunun da yeniden tartışmaya açılması gerekli hale gelmiştir. Yabancı dille eğitim, birkaç gün önce bir sayın site mensubunun da açıkça ifade ettiği üzere bir ülke üzerinde oynanan sömürgecilik faaliyetlerinin önemli bir aşamasını oluşturmaktadır. Bugün, öğrencilerimiz üzerinde de bizzat gözlemlediğimiz gerçek odur ki, yabancı dille eğitim veren fakültelerde öğrenciler bu durumdan memnun kalmamakta ve verimli bir öğrenim süreci için hatalı bulmaktadırlar. Bu konuda aksi görüşte olan öğrencilerin oranı yüzde birkaçı geçmemektedir. Bu gurupta yer alan öğrencileri de çoğunlukla yabancı dil eğitimi ile yabancı dille eğitimi birbirine karıştıranlar oluşturmaktadır.

Bugün çoğu Avrupa ülkesine baktığımızda ise eğitimin anadilde verildiğini görmekteyiz. Bu konuda en tutucu milletlerden olan Fransa’da tercümanlık gibi yabancı dille iç içe bölümlerde bile eğitim kesinlikle ana dilde verilmektedir. Bizde ise durum benzer bölümlerde tam tersidir. Atatürk’ün Türk diline vermiş olduğu önemi bu arada hatırlayacak olursak, bugün ortaya çıkan tablo Atatürkçü olmakla asla bağdaştırılabilir gözükmemektedir. Bugün Atatürk aramızda olarak bir üniversitenin kurulmasına öncülük edecek olsa O’nun üniversitenin eğitim dili olarak bir yabancı lisanı seçebileceği yönünde fikir beyan edebilmek olanaksızdır

Bugün üniversitelerimizde okuyan gençlerin arasında Türk dilini güzel ve etkili kullananların sayısı günden güne azalmakta, nezih, temiz, güzel ve akıcı lisanımızın onca güzel kelimeleri dururken gençler nerdeyse argo sayılabilecek kelimelerle birbirlerine hitap etmektedirler. Bu, bir an önce üzerinde ihtimamla durulması ve önlemler alınması gereken bir durumdur. Bu konuda şüphesiz öğretim elemanlarına da oldukça fazla iş düşmektedir. Ancak ne var ki bugün üniversiteler bir öğretim yeri olarak ele alınmakta ve eğitim mekanı olarak kabul edilmemektedir. Oysa ilkokulun ilk sınıfından itibaren üniversite sona kadar eğitim sürecinin de devam ediyor olması gerekir. Daha doğru bir ifade ile öğrenme ve eğitim hayat boyu devam etmesi gereken süreçler olarak kabul edilmelidir.

Çok Kıymetli Sayın Büyüğüm, burada ellerinizden hürmetle öperken, birçok konuda yürütmekte olduğunuz çok kıymetli çalışmalarınızın günden güne en hayırlı sonuçlara ulaşarak yeni güzelliklere vesile olmasını, iyinin, doğrunun, güzelin kapılarını ardına kadar açarken hatalı, noksan ve kusurlu olana ebediyyen geçit vermeyen birer kale olmasını diliyoruz. İnşallah, en parlak yarınlar layıkı olduğu vechile Türk Milletinin olsun niyazıyla..





Çiğdem Seçkin Gürel


Sayın Sabri Tandoğan'ın cevaben yazdıkları :

Bayrak gibi, vatan gibi dil de bir milletin namusudur Yazan Çiğdem Seçkin Gürel
Cvp: Bayrak gibi, vatan gibi dil de bir milletin namusudur Yazan Sabri Tandoğan

...::Bu yazıyı arkadaşına gönder::...

Geri Dön

 

[Ana Sayfa] [Sabri Tandoğan] [Kitapları] [Yazıları] [Röportajları] [Resim Albümü] [Sizden Gelenler] [Dosya Arşivi] [Arama] [İletişim]