Bir siz dahi sizde görün,
Benim bende gördüğümü
der.
İnsanoğlu kendi içine inemediği için huzursuz ve mustarip, âlemde dolaşıyor. Gönlünü boş yere eğlendirmeye çalışıyor. Ne gaflet... O insanoğlu bir bilse ki “Kalpler ancak Allah’ı andıkları zaman huzur ve sükûna kavuşurlar”. Bir bilse ki insanoğlu, “O, kendisine şahdamarından daha yakındır...” Ne garip şey, kendimize ulaşacağımız, kendimize yaklaşacağımız yerde, kendimizden kaçmak, kurtulmak, kendimizle hesaplaşmaktan uzaklaşmak için ne oyunlar, ne oyun çeşitleri, ne eğlenceler icât ediyoruz. Bunun en basiti ve aşağılık olanı dedikodu... Ama kimi kandırıyoruz acaba... Bize bizden yakın olan, her şeyi görmüyor mu?
Şeyh Gâlip;
Hoşça bak zatına kim,
Zübde-i âlemsin sen.
derken kime sesleniyor?
Çevremizdeki insanlara, hep eleştirmek, hep onlarla alay etmek ve küçümsemek için bakmakla, en büyük kötülüğü kendimize yapmış olmuyor muyuz? Aslında yaşamanın ve varolmanın amacı; Yüce Allah’a ulaşmayı engelleyen, bizi yabancılaştıran her şeyden kurtulmak değil midir?
Selam, saygı ve sevgi ile.
Sabri Tandoğan Efendi Hz.
Aziz Ruhlarına Fatihalarla.