-Efendim, zaman zaman "Allah" dendiğinde titreyen bazı insanlar görüyoruz. Ya da bazı zatların adı anılınca titriyorlar. Az önce sizde de müşahede etim; Geylâni Hazretleri denince titrediniz ve kaşınız gözünüz çekildi. Cezbe dedikleri bu hâli açar mısınız?
Sabri Tandoğan Efendi Hz:
– Cezbe Aşkın zirveye ulaşmasıdır. O anda O’nun varlığı sizin varlığınızı siler sürpürür. Sadece Allah kalır. Varlığımızdan zerre eser kalmaz, sadece Allah kalır.
– Cezbe hâli, mânâyı bedenin kaldıramamasıdır ya da zâfiyettir gibi bir yaklaşıma ne dersiniz?
Sabri Tandoğan Efendi Hz:
– Bu çok çirkin! Haset dolu, kıskançlık dolu çirkin bir görüş bu! Çünkü ben bilinçli bir biçimde, aman bana âşık desinler, aman bana Hak yolunda desinler diye titreme olayını, ürperme olayını dünyanın en çirkin, en âdi olayı olarak kabul ediyorum. Ben titrediğimde kendimde değilim. Siz beni o anda ölüme mahkûm etseniz, boynumu uzatır buyurun derim!..
Benim seçimimle, ihtiyarımla olan bir şey değil o cezbe! O anda ben yokum. O anda Sabri yok! O aşk birdenbire çepeçevre sarıveriyor beni. Onun için bunu böyle yanlış nitelendirmek hoş değil.
Sabri Tandoğan Efendi Hz.
Makamı Âli Olsun.