Sizden Gelenler

 

subHeader_l

Konu : İbadet ve dualrımızın kabul olması için.
Gönderen : Sabri Babadan Sohbet
Tarih : 5/31/2017 9:52:51 AM


.








İBADETLERİMİZİN VE DUALARIMIZIN KABUL OLMASI İÇİN NE YAPMALIYIZ?





Soru:


— Efendim, ibadetlerimizin Hak katında makbul olması, dualarımızın kabul olması için ne yapmamız gerekir?





Sabri Tandoğan Efendi Hz: Tasavvufun gerçek büyükleri der ki, “Aman yavrum, ibadetten önce, helâl kazanç…” En önemli kural budur. Doksan dokuz helâle bir haram katarsan, doksan dokuz helâlin hayrını görmezsin. En büyük ibadet, helâl kazançtır. Her an, nerede olursak olalım, kendimizi Hakk’ın huzurunda bilelim. Onlar, bunlar eğriymiş, bize ne... Biz doğru olalım. Mahşer günü, herkes kendi hesabını vermeyecek mi?





Dokunduğumuz her şeye Allah’a dokunuyormuş gibi dokunalım. Her şeyde mevcut olan Allah’tır.





Sabahleyin yatağımızdan kalktığımızda, acaba benden kötüsü var mı? diye düşünelim. Eğer biz bu dünyada cennet hayatını istiyorsak, her an Allah’ın huzurunda olduğumuzu bilelim.





Sabır, dinin yarısıdır. Sabır olmadan, hiçbir konuda bir adım gidemeyiz. Valery, “Deha dikkattir.” demiş.





Biz bu dünyaya yontulmaya geldik. Adam olmaya geldik.





— Efendim, adam olmak için, manevi mertebelere erişmek için neler yapılmalı. Bunun kuralları nedir?





Sabri Tandoğan Efendi Hz: Manâ âleminin kanunlarına riayet edilerek, her mertebeye erişilir. Bu kurallar nedir? Bir insanın tekâmülünde dış şartlar da gerekli, iç şartlar da gerekli. Bahar çiçeklerinin açması için dış ortamda saygı, sevgi, zarafet, güzellik, edep, hayâ, incelik olması lâzım. İç şartlar ise, insan kesin olarak yönünü belirleyecek. Bir insan hem şeytanla hem melekle dost olamaz. Hem namaz kılacağım, oruç tutacağım, hem de teklif gelince rüşvet yiyeceğim. Bu olmaz. Rızkı helâlinden yemek birinci şart. İslâm yoluna giren bir insan haram yiyemez, hırsızlık yapamaz, rüşvet alamaz. Her an tetikte, dikkatli ve uyanık olacağız, nefsimize uymamak için. Edepli olacağız, herkese karşı, tek istisna olmadan bütün bitkilere ve eşyaya karşı... Giderken masaya çarparsak dönüp özür dileyeceğiz. Kelâma dikkat edeceğiz. Kimseyi kırmamaya, incitmemeye çalışacağız. İslâmi edebe uygun davranmaya çalışacağız. İslâmi edep başka hiç bir yaşama üslubunda yok. Herkesten fazla saygıyı eşimize gösterelim. Mütevazı olalım.





”Miskin Yunus sen seni,





Bir adam mı sanırsın?





Halini miktarını,





Bil derlerse ne dersin?”





Tasarruflu yaşamak gerekiyor. Bir kap yemek yiyelim. Mümkün olduğu kadar insanlarla diyalog içinde olalım. Ayrımcılık yok. O Müslüman, bu değil, o onu tutuyor, bu tutmuyor... Herkes, bu bir sarhoş da olabilir, bizim nazarımızda ‘Efendi Hazretleri’ dir.





Kimseyle münâkaşa etmeyelim. İslâm’da münakaşa yasaktır. Herkesle tatlı, yumuşak bir diyalog içinde olalım. Annemizle, babamızla, komşularımızla, çocuklarımızla, eşimizle... Bu şartlar yerine getirilirse, evliya olmayacak insan yoktur. Bunu ancak Allah’a, Kur’an’a âşık olanlar yapabilir.





Sabri Tandoğan Efendi Hz.


Onun ve Hakka Göçen Ailesinin Aziz Ruhlarına Fatihalarla.

...::Bu yazıyı arkadaşına gönder::...

Geri Dön

 

[Ana Sayfa] [Sabri Tandoğan] [Kitapları] [Yazıları] [Röportajları] [Resim Albümü] [Sizden Gelenler] [Dosya Arşivi] [Arama] [İletişim]