Sizden Gelenler

 

subHeader_l

Konu : Ateş, bacayı sarıyor
Gönderen : Selçuk Yılmaz
Tarih : 4/3/2007 10:14:56 AM


Sayın büyüğüm,


 


Sizinle önemli bir konuyu paylaşma ihtiyacı hissediyorum.  Ülkemize yönelik misyonerlik faaliyetleri o kadar yoğunlaştı ki, her alanda bunun neticelerini görmek mümkün.


 


Sadece merak ettiğim için ve ibadetlerini öğrenmek amacıyla bir arkadaşımla  kiliseye gittim. Toplumun hemen her kesiminden insanlar vardı.Hatta türbanlı kızlar bile gelmişti. Önce onların da merak için geldiklerini düşündüm.Daha sonra bir türbanlı kızı şehrin orta yerinde herkesin görebileceği şekilde  İncil okurken görünce amaçlarının ne olduğunu daha iyi  anladım.Müzik eşliğinde Türkçe dualar okuyorlardı.Yeni gelenlere özel bir ilgi gösteriyorlardı.Biz de yeni geldiğimiz için isimlerimizi sordular ve tapınmadan sonra bir toplantı olduğunu söylediler.İlk toplantı da daha çok genel konulardan konuştuk.Oldukca dostca ve candan davranıyorlardı Her zaman toplantılarına beklediklerini söylediler.Ben bir daha toplantılarına katılmadım. Arkadaşım toplantılara devam etti ve bana konuşulanları anlattı.


 


Propagandalarını o kadar büyük bir psikolojik uzmanlıkla yapıyorlar ki adım adım ilerliyorlar.Önce İslam'la  Hiristiyanlığın ortak yanlarını ele alıyorlar.Bütün dinlerin Allah tarafından indirildiğini ve  Hristiyanlığın Kuran tarafından da onaylan bir Hak dini olduğunu söylüyorlar.Yunus'ların ve Mevlana'ların bütün insanları kucaklayan sevgisini ve Anadolu topraklarında herkesin yüzyıllarca beraber nasıl yaşadıklarını anlatıyorlar.Bu aşamadan sonra İsa'nın mucizeleri ve hayatı anlatılıyor.İsa hayranlığı ve sevgisi pekiştirildikten sonra yavaş yavaş Hristiyanlık derslerine geçiliyor. İnsanları kurtarmak için Tanrı'nın biricik oğlu İsa'yı gönderdiği ve İsa'nın tüm insanların günahlarını yüklenmek için hayatını çarmıhda feda ettiği anlatılıyor.Bütün insanların kurtulması için yapmaları gereken tek şeyin  Tanrı'ya ve oğlu İsa'ya iman etmek ve bunun  sözle söylenmesi gerektiği belirtiliyor. İnsanları Hristiyan yapmak için artık son bir aşama kalıyor,Müslümanlık'tan vazgeçirmek.Bu adamlar İslam'ı  nereden vuracaklarını çok iyi biliyorlar.Bu dini iyi bilmeyenler için İslam'ın en yumuşak karnı Peygamber Efendimizin evlilik hayatı. Peygamberimiz Hz Ayşe ile evlendiği zaman Hz Ayşe'nin 9 yaşlarında olduğu anlatılıyor.Bu konuda İslam alimleri arasında bir görüş birliği yoktur.Hz Ayşe'nin 17-18 yaşında olduğunu söyleyen alimler vardır ki ,ben de bu görüşe katılıyorum.Bunu şunun için söylüyorum ,eğer siz çocuklarınıza anlatmazsanız bir gün mutlaka farklı bir şekilde karşılarına çıkacaktır.Dinimizi iyi bilmeyen  gençlerimiz için 50 küsür yaşında bir insan 9 yaşındaki bir kızla evlenebilir mi sorusunun  yaratacağı etkiyi düşünebiliyor musunuz?Ayrıca Hazreti Muhammed'in yaptığı diğer evlilikler ve söylediği kin ve nefret dolu sözler tamamen uydurma hadislerle anlatılıyor.En sonunda da sahte peygamber olduğunu söylüyorlar.


 


Bir insana İslamiyet tam olarak öğretilmemişse bunun etkisi altında kalmaması imkansızdır.Benim arkadaşım son anda benim çabalarımla kendisini kurtardı.Ancak içimizde Hiristiyanlaştırılan binlerce genç var ve sayıları hızla artıyor.Ailelerine Hiristiyan olduklarını  kesinlikle söylemiyorlar.Türkiye'de yaklaşık 30 bin kilise var.Bunların çok büyük kısmı apartman dairelerinde hizmet görüyorlar.Büyük kısmı da fakir semtlerde bulunuyor ve yoksul aillere para yardımında  bulunuyorlar. Ayrıca işsiz gençlere, her yerle özel irtibatları olduğu için iş imkanı sağlıyorlar. Bunlardan hükümetin ve devletin haberi var.Avrupa Birliği ile uyum çalışmaları zarar görmemesi için hiç kimse sesini çıkarmıyor.Yani her şey onlar açısından kontrol altında.


 


Size internet sitelerinden bir sayfa göstereceğim.


 


http://www.kutsalkitap.org:80/index.php?option=com_magazine&func=show_article&id=157


 


İlk başta işi Yunus'lar ve Mevlana'larla bağlıyorlar .En sonunda onların hoşgörüsünün  tamamen İslam'a isyan olduğunu söylüyorlar.

 

Özellikle ailelerin son derece uyanık olması gerekir.Çocuklarımıza mutlaka Kuran'ı ve Peygamberimizin hayatını bütün yönleriyle anlatmak zorundayız.Ne yazık ki bu ülkede dindar insanlar da dahil kimse Kuran okumuyor yada anlamadan Arapça okuyorlar.Biz Kuran'ı anlamazsak çocuklarımıza nasıl anlatacağız?Aileler çocuklarının eğitimde bir boşluk bırakırsa birileri mutlaka doldurur.

 

Bunların derdi insanları kurtarmak falan değil.Eğer öyle olsa çoğu  ateist olan kendi gençlerini kurtarırlardı.Tek düşünceleri insanları sömürücek altyapıyı hazırlamak.Bir Afrikalı aydın şöyle demiş:

 

"Hiristiyanlar Afrika’ya geldiklerinde bizim topraklarımız, onların ise ellerinde İncilleri vardı. Hiristiyanlar bize gözlerimizi kapayarak dua  etmemizi istediler. Gözlerimizi açtığımızda bizim elimizde İncil  vardı,onların ayaklarının altında ise bize ait topraklar.”

 

Sonsuz hürmetlerimle

Selçuk Yılmaz


Sayın Sabri Tandoğan'ın cevaben yazdıkları :

Ateş, bacayı sarıyor Yazan Selçuk Yılmaz
Cvp: Ateş, bacayı sarıyor Yazan Sabri Tandoğan

...::Bu yazıyı arkadaşına gönder::...

Geri Dön

 

[Ana Sayfa] [Sabri Tandoğan] [Kitapları] [Yazıları] [Röportajları] [Resim Albümü] [Sizden Gelenler] [Dosya Arşivi] [Arama] [İletişim]