Sayın Fatmagül Hanım,
8.4.2007 tarihli mailinizi aldım.
İstasyonda gördüğün hanımı ne kadar canlı çizgilerle anlatıyorsun. İnsan tekrar tekrar okuma ihtiyacını hissediyor. Hayat böyle yavrum. Bazı insanlar görüyoruz, sırtına giyecek elbisesi yok, bazı elbiseler görüyoruz içinde insanı yok. Dış görünüşler bizi ne kadar yanıltıyor. Bir hikaye anlatırlar. Churchill, İkinci Cihan Harbini kazandıktan hemen sonra seçime giriyor ve kaybediyor. Bir sabah, yürüyüş yapmak için evinden çıkıyor. Yolda gazeteciler soruyorlar, “Efendim, yeni başbakan hakkında ne düşünüyorsunuz?” Churchill cevap veriyor: “Bir sabah yürüyüşe çıkmıştım. Kendimi başbakanlığın önünde buldum. O sırada başbakanın arabası geldi. Kapı açıldı, içinden yeni başbakanın elbiseleri çıktı”.
Hayat böyle yavrum. Bunun için hemen hüküm vermeyelim. Bazan viranelerin içinden hazineler çıkıyor. Hayatta daima dikkatli, uyanık olmak gerekiyor. Yunus Emre,
“Hiç kimse bilmez bizi, biz ne işin içindeyiz” diyor.
İnsanları anlamak çok zor. Zahire bakarak hüküm vermek çok defa bizi yanıltıyor. Günümüzde bir insanı aldatmanın, yanıltmanın o kadar çok yönü var ki. Yunus,
“Benim bir karıncaya ulu nazarım vardır” diyor.
Bizim de yanlışlardan kurtulabilmemiz, sahte değer yargılarına boyun eğmememiz için çok dikkatli olmamız gerekiyor. Allah cümlemizi şeytanın şerrinden korusun. Ve şeytana taş çıkartan insan müsveddelerinden korusun.
Selam, sevgi ve saygı ile.
Sabri Tandoğan
Sayın Sabri Tandoğan'ın cevaben yazdıkları :
Benim bir karıncaya ulu nazarım vardır Yazan Fatmagül
Cvp: Benim bir karıncaya ulu nazarım vardır Yazan Sabri Tandoğan