.
Değerli Büyüğüm, Sabri Amcacığım,
Bir konuda fikirlerinizi almak istiyorum. Yardımlarınızdan dolayı teşekkür ediyorum. Allah razı olsun diyorum.
Sormak istediğim konu evlilik. Sabri Amca, bir süredir evlenmek istiyorum. Fakat çabalamama ve kalpten dua etmeme rağmen henüz kısmet olmadı. Bunda ne gibi bir hikmet olabilir? Birgün kısmet değilmiş diye düşünüp aramaktan vazgeçsem, sabretsem kendi nefsine zulmedenlerden mi olurum? Fakat sevebileceğim bir eşimin olmaması beni ruhende çok üzüyor. Sanki iyi bir eşim olursa hem bu dünya hem öbür dünya işlerini daha iyi yapacakmışım gibi geliyor. Acaba bunda yanılıyor muyum?
Evleneceğim kızın dış görünüş olarak da biraz hoşuma gitmesini istiyorum. Bunun yanında kalbinde Allah sevgisi olan, iyi eğitimli, beni sevebilecek birini hep aradım. Ya güzel oldu fakat güzel ahlaklı olmadı, ya dindar görünümlü oldu hoşlanamadım yada iyi eğitimli olmadı yahut karşı taraf istemedi. Yeni bir kızla tanışınca yada tanıştırılınca artık hep karamsar oluyorum nasıl olsa yine olmaz diye ve nitekim olmuyor. Allahtan ümit kesilmez ama hep uygun olmayan kişiler çıktı. Kalpten dua etmeme rağmen hep aksi gidip istediğim gibi birinin olmaması beni karamsarlaştırıyor. Bazen sırf bu konudaki karamsarlığım diğer konulara da sirayet ediyor, içim sıkılyor.
Sabri Amca beni en çok üzen konulardan biride artık evliliklerin zorlaştırılıp, sevgililiğin kolay olması, otuz yaşında ve erkek olmama rağmen hiç sevgilim olmadı. İstedim ki ilk sevgilim eşim olsun, beraber bu dünya sınavını geçip ebediyete ulaşalım. Kimseye ümit verip aylar yıllar dolaşıp sonra başkasına gönül vermeyi doğru bulmadım vicdanımda el vermiyor. Fakat çevremde bu şekilde karşı cinsi üzmelerine rağmen çok sevgilisi olup sonunda bir tanesiyle evlenenler oluyor. Suç sadece erkeklerde de değil çevremdeki kızlarda bir alem. Konuştuğum kızların bir kısmı sevgili hayatı yaşamak istediler. Üstelik daha önce sevgilileri olmuş ve bu sevgilileri tarafından üzülmelerine rağmen. Üç beş görüşmeden sonra evlilik niyetiyle konuştuğumu söylediğimde benimle evlenmeyi düşünmediklerini söyleyip arkadaşlıktan ya da kimseyle sevgili hayatı yaşamadan evlenmeyi düşünmediklerinden filan bahsediyorlar. O zaman bende madem niyetiniz evlilik değil ne diye benimle konuşuyorsunuz diyip ağzıma ne gelirse söylüyorum. Sonrada kalplerini kırdım diye üzülüyorum.
Bazen belki ilerde çok iyi bir insan karşıma çıkacak onun kıymetini bileyim diye böyle olduğunu düşünüyorum. Sabri Amcacığım sizin çok güzel bir evliliğiniz olmuş. Ben sizin gibi olamam ama en azından sizin evliliğinizin yüzde biri kadar bile olsa sevebileceğim bir insanla ilerde evlenebilirsem çok mutlu olucam. Uygun kişi henüz karşıma çıkmadı aramaya devam ediyorum. İlerde inşallah mutlu bir yuva kurabilirsem eşimle birlikte ankaraya yolumuz düştüğünde elinizi öpmeye geliriz. Dualarınızdan bizleri de eksik etmeyin.
--------------------------------------------------------------------------------
Sayın Sabri Tandoğan Efendi Hz'nin cevaben yazdıkları :
Sayın “Ateş Parçası”,
Kıymetli yavrum, hayatta dört dörtlük hiçbir şey yoktur. Mükemmelik Allah’a mahsustur. Biz insanlar daima bunu göz önünde bulundurmalıyız. Evleneceğimiz zaman ya maddi, ya manevi değerlere önem vermeliyiz. Eğer mana yolunda yürüyeceksek o zaman seçeceğimiz kızın bir manken gibi olmasından vazgeçmeliyiz. Çünkü onlar bütün dikkatlerini maddeye çevirmişlerdir. Evleceğimiz kız biraz güzel olmayabilir, biraz kilolu olabilir, yaşı bizden büyük olabilir. Hiçbir zaman bu iki unsur biraraya gelmez. Mesela ben çağın en güzel evliliğini yaşadım. Yüzyılımızda böyle muhteşem bir evlilik görülmedi. Ama evlendiğim hanım benden sekiz yaş büyüktü. Evlenirken çevremdeki herkes bana acaba çıldırdı mı diye baktılar. Ama şunu unuttular: İnsanlık tarihinin en büyük, en güzel, en yüce varlığı Resulullah Efendimiz evlendiği zaman yirmi beş yaşındaydı. Gelmiş geçmiş dünya kadınlarının en muhteşemi, en yücesi Hazret-i Hatice validemiz kırk yaşındaydı.
Sevgili yavrum, dünyada bugüne kadar senin aradığın vasıfta bir kadını kimse görmedi. Sen bu kafayla gidersen kıyamete kadar evlenemezsin. Gel, çevrende yanlız mana güzelliklerini yaşayan pırlanta hanımlardan birini seç. Öyle etrafındaki birkaç soytarı, manyak, zamanın oyuncağı olmuş, maskarası olmuş kızlara bakıp da lütfen hüküm verme. Bırak onları, bildikleri gibi yaşassınlar. Onları sabahleyin gördüğün zaman günaydın de, bu kadarı yeter. Onlarla tartışma. Onlara akıl öğretme. Bilakis onlara karşı saygılı ol, mesafeli ol, bu yeter.
Diyeceksin ki "Ama öyle sizin bahsettiğiniz gibi manevi değerleri olan bir hanım var mı?" Var ya yavrum. Biz görmüyoruz diye Allah’ın yarattığı nice muhterem hanımefendileri nasıl yok sayabiliriz? Bugün şu toplumda yaşayan kalbi temiz, iman dolu, edep, incelik dolu öyle hanımefendiler var ki onlarla konuşmak için önce abdest almak lazım.
Değerli yavrum, lütfen önyargılarından vazgeç. Tertemiz bir hayat yaşa. Hiç merak etme Allah senin de karşına bir mana güzelini çıkaracak. Onunla el ele, diz dize, gönül gönüle hayatın güzelliklerini yudum yudum tadacaksın.
Selam, sevgi ve saygı ile.
Sabri Tandoğan
Onun ve Hakka Göçen Ailesinin Aziz Ruhlarına Fatihalarla.