Çok zaman geçmeden bu zat, domuz sürüsüne sahip olan bir kadına âşık olmuş. Ona kavuşmak için evlenmekten başka bir çare bulamamış. Bunu kadına iletmiş ama kadının bir şartı varmış: "Benimle evleneceksen domuz sürülerime çobanlık yapacaksın" Adam çaresiz kabul etmiş. Evlenmişler, adam söz verdiği gibi çobanlık yapmaya başlamış. Gün gelip domuz doğurunca, yavrusunu omuzlarına alarak taşımış. Yavru domuzun ayakları boynunda olduğu halde yürürken, Abdulkadir Geylani hazretlerinin bedduasını hatırlamış. Çok pişman olmuş ve bu hallere nasıl geldiğini düşünmüş. Sırtındaki domuz yavrusunu yere atarak Hazreti Pir'den özür dilemiş ve tövbe etmiş. Kadını da, çobanlığı da bırakıp, yeniden Hazreti Pir'in eteğine sarılmış.
KISSADAN HİSSE: İnsanların ve milletlerin kaderi kime bağlandıklarına ve dost olduklarına bağlıdır.
Saygı ve sevgilerimle
Öğrenci