Saygıdeğer büyüğüm;
Yüce Yaratanin selami, rahmeti, bereketi sizin ve tüm gönül dostlarinin üzerine olsun.
Persembe günü biraz vakifa gideyim sohbet dinlerim sonrada D.bakirda H.z Süleyman ve 27 sehid sahabinin türbesi var orayi ziyaret ederim düsüncesiyle evden çiktim.Yol boyunca sizin strese karsi sözleriniz aklima geldi. Vakifta biraz sohbet dinledikten sonra türbeye gitmek için tam arkadas ariyordumki! eski bir komsumuz ben ziyarete gidiyorum sen de gelir misin diye sorunca ... tevafuk oldu bende gidecektim beraber gidelim dedim.Yol boyunca surlarin o ihtisami adeta tarih kokuyordu. ğimdilerde surlarin etrafi park ve bahçe yapilmis ve surlarda onarilmis huzur buluyorum eski tarihi eserlere baktikça .
Rahmetli anneannem geldi aklima Sivastan her geldiginde H.z Süleyman’ı ziyarete gelirdi. Bizi de götürürdü.Hatta bir keresinde faytonlarin tarih oldugu ve hiç kullanilmadigi bir zamanda faytonlar duruyordu "Kardes bizi ofise ne kadara götürürsün" diye sormustu..adam da ana caddeden gidemeyiz sizi ara sokaklardan götürecem deyince biz anneanemi engelledik yok anneanne biz dolmusa binelim bosver faytonu zorla alikoymustuk .
Sonra H.z Süleyman türbesine gittik.Hinca hinc doluydu.Ikindi namazini cemaatle kildik dualar edip, türbeyi ziyaret edip,çesmesinden su içip yola koyulduk. Adeta kalplerimiz manen yikanmisti nede olsa sahabi demek h.z peygameberi aynel yakin sirryla görmüslerdi. Onlardan algigimiz feyiz ve huzurla evin yolunu tuttum.
Otobüse bindim. Otobüs biraz hareket etmistiki bir genç çocuk yerde kivranmaya basladi, agzindan köpükler çikiyordu, rengi bembeyaz olmustu. Annesi ve ablasi hemen müdahele etti. Sara hastasi oldugunu anladim.Hemen kolonya verdiler. birisi mendil verdi. Ardindan arkamda tanidigim bir arkadasimi gördüm otobüste hüngür hüngür aglamaya basladi. Onun da bir kardesi hastaymis ayni hastaliktan müzdaripmis o aklina gelmisti. Içim bir hos olmustu. Ne diyecegimi ne yapacagimi sasirdim. Ben de yardim etmek istedim ama ailesi hastaligi bildigi için gayet bilinçli hareket etti. Bir sonraki durakta bir beyefendi bindi. Yerde yari baygin yatan genci görünce ... ben doktorum, sara hastasi mi ,ilaci var mi diye sorular sordu.. Sonra genci kucaklayip koltuga otutturdu. Ben kalbimden "Allah iyilerin yoklugunu vermesin" diyordum. Elinde çantasi yeni mesaiden çiktigi belliydi. Hasta ve ailesi gidene kadar yardimci oldu. Allah böyle doktorlardan ebediyyen razi olsun. Yaptığı hareketler çok ama çok takdire şayandı.
Bugun de yazacaklarim bu kadar etkilendigim için bu hadiseyi yazmak istedim. Saygi ve sevgilerimle.
Nesrin Yalaz
Sayın Sabri Tandoğan'ın cevaben yazdıkları :
Diyardakır'a selam olsun Yazan Nesrin
Cvp: Diyardakır'a selam olsun Yazan Sabri Tandoğan