Muhterem hocam

Sayın Hocam,

Türk milleti iki  vesileyle kurban verir. Birisi Kurban Bayramında, diğeri de vatanı için. Şehitlerimiz kendilerini ülkeleri için kurban etmeseler bizler evlerimizde rahat içerisinde oturamazdık.Onların şehitliği televizyon ekranlarında iki üç cümlelik kalıplaşmış laflarla geçiştirilemez. Onlar bizler için canlarını kurban etmişlerdir.

Bu dünya paraya tapanların, namussuzların, alçakların yönettiği bir dünya. Fakat bu zifiri  karanlığın  içinde yıldız gibi parlayan insanlar da var. Dünya belki de bu insanların yüzü suyu hürmetine dönüyor. Bu yıldızlardan biri de Şehit Asteğmen Sunay Civan’dır. Ne  zaman dünyanın ve ülkemin haline bakıp ümitsizliğe kapılsam Sunay Civan gelir aklıma hemen. Sunay’ın inanılmaz bir hikayesi vardır. Asteğmen Sunay 26 askeriyle Bingöl kırsalında pusuya düşürülür. 26 asker son mermilerini tüketinceye kadar saatlerce sürer çatışma. Asteğmen Sunay son telsiz konuşmasında merkeze kendisi ve iki askeri hariç bütün birliğinin şehit olduğunu söyler. Konuşmanın ardından kendisinin de mermisi biter. Süngülerini takarlar ve göğüs göğüse çarpışarak şehit olurlar. Sunay şehit olduktan sonra hala tüfeğini çelikten pençe gibi sımsıkı tutmaktadır. Arkadaşları  silahı bir türlü elinden alamazlar.Morga çaresiz elinde tüfekle kaldırılar. Komutanı ve tüm askerler hayretler içerisindedir. Ama komutanı şehitlere ölü muamelesi yapılmayacağının bilincindedir,Sunay’ın yanına gelir ve “Asker görev bitti” der .O anda Sunay silahını bırakır. Herkes gözyaşları içindedir.

Şu anda dünyada çoğu Müslüman kardeşimiz sözde demokrasi adına Haçlı işgali altında büyük acılar içerisinde yaşıyor. Belki yarın sıra bize gelecek. Fakat Sunay hepimize bir mesaj vermekte. Bütün dünya bu alçakların ve namussuzların yönetiminde  olsa da yine ülken ve dinin için mücadele etmeye devam et .Ta ki “Görev bitti” denilene kadar...

Sizin ve tüm gönül dostlarının Kurban Bayramı kutlu olsun...

Saygı ve sevgilerimle

Öğrenci