Sayın Özden Çiçek,
16.4.2007 tarihli mailinizi aldım.
Efendim, her zaman olduğu gibi hikmet dolu, ibret dolu mailiniz bizi uzun uzun düşündürdü. Güzel hikayenizle bir gerçeği ne güzel belirtiyorsunuz. Bütün güzellikler bizim içimizde, bütün yücelikler bizde. Yunus, bir şiirinde
“Bir siz dahi sizde bulun
Benim bende bulduğumu” diyor.
Evet, önemli olan edeple, tevazu ile, saygı ile, nezaketle, incelikle o içimizdeki kapıya ulaşabilmek. Açılması tamamen bizim elimizde bu kapının. İmkansız diye birşey yok. Yunus,
“Benim bir karıncaya ulu nazarım vardır” diyor.
Önemli olan kainattaki her zerreye edeple, saygıyla, ulu nazarla bakabilmek, yaklaşabilmek. Bütün kainat yerdeki bir kum tanesinden, gökyüzündeki samanyoluna kadar inanılmaz güzelliklerle, hikmetle, ibretle dolu. Bütün mesele yaklaşımda. O “ben” i, egoyu, nefsaniyeti tevazu ile, edep ile, saygı ile, sevgi ile, hoşgörü ile aştığımız zaman bütün karanlıklar aydınlanıyor, bütün çirkinlikler güzelleşiyor. Eğer, bitirdiğimiz okullar, okuduğumuz kitaplar, işittiğimiz güzel sözler nefsimizin basamaklarında kalıyorsa o zaman ne faydası oluyor bize?
“İlim ilim demektir,
İlim kendin bilmektir
Sen kendini bilmezsin
Ya nice okumaktır”
İşte efendim, kültür kültür dedikleri bu ince nokta. İçimizdeki bir ses ben, ben diyorsa, kendimizi herkesten üstün görüyorsak, o zaman okuduklarımızın, yazdıklarımızın bize ne faydası oluyor? Hindistan’ın Buda’dan sonra yetiştirdiği en büyük insan, Mahatma Gandhi, “Evden çıkarken”, diyor, “kendimi ayakkabımın üzerindeki bir toz zerresinden daha büyük görürsem tövbe eder, Allah’a sığınırım”. Benim olgunluktan, kemalden, kültürden anladığım bu. Biz de sabahleyin evden çıkarken kendimizi o evin, o apartmanın, o mahallenin, o şehrin en kusurlu, en hatalı, en günahkar insanı olarak görmüyorsak tekamül bizim için bir hayal olur. Önemli olan herşeye rağmen tevazu kapısından geçebilmek. Günümüzde pek çok insan için bu sözbir edebiyattan başka hiçbirşey değil. Ama kesin kanaatım o ki bizler tevazu kapısından geçmeden hiçbiryere varamayız, ulaşamayız. Dolap beygiri gibi kendi etrafımızda döneriz.
Efendim, sitemize güzellik katan, değer katan, hikmet dolu maillerinizi bekliyor, selam, sevgi ve saygılarımızı sunuyoruz.
Sabri Tandoğan
Sayın Sabri Tandoğan'ın cevaben yazdıkları :
Önce tevazu, sonra tevazu, sonra yine tevazu Yazan Özden Çiçek
Cvp: Önce tevazu, sonra tevazu, sonra yine tevazu Yazan Sabri Tandoğan