SABRİ BABA'MIZIN DİLİNDEN SON DEVRİN HAK AŞIKLARINDAN ŞEMSETTİN YEŞİL HAZRETLERİ (YEŞİL HOCA)
Sabri Baba ile Sohbet
-Efendim, Şemsettin Yeşil Hazretleriyle de bizzat tanışmış mıydınız?
Sabri Tandoğan Efendi Hz:
Evet. Şemsettin Yeşil gerçekten çok değerli, eli öpülecek, muhterem bir zat idi. Onun İstanbul’da Etyemez’de babadan kalma bir konağı vardı. Orda her hafta sonu sohbet ederdi. Biz de Rana ile her hafta gider, onu dinlerdik. Onun sohbetinde bayılanlar olurdu. Çok tesirli idi sohbetleri. Çok önemli eserleri vardır. Çok şık giyinirdi. Bir de çok yakışıklı bir kimseydi. Ben daha ömrümde onun kadar yakışıklı ikinci bir kimse görmedim. Abdülkadir Geylani Hazretlerinin soyundan geliyordu. Oradan da Peygamber Efendimize dayanıyordu soyu.
-Efendim, sizin bazı gençlik fotoğraflarınız da Şemsettin Yeşil Hazretlerine benziyor.
Sabri Tandoğan Efendi Hz:
Orasını bilemem ama bizim de baba tarafından soyumuz Ahmet Yesevi Hazretlerine dayanır.
-Efendim, siz ondan bir tokat atma ile ilgili anekdot anlatmıştınız nasıldı?
Sabri Tandoğan Efendi Hz:
Şemsettin Yeşil merhum, köprüden geçiyormuş. Mahallenin imamı Şemsettin Yeşil Hazretlerine bozulurmuş. Haydutun birine: “Sana üç altın vereceğim ensesine tokat atarsan” demiş. Şemsettin Yeşil Hz. tokadı atan zata dönüp bir bakınca o kişi “Ne bakıyorsun öyle, biraz evvel her şey Hak’tan diyordunya camide” demiş. Şemsettin Yeşil Hazretleri de demiş ki, “Ben, acaba Allah hangi itin eli ile attı bu tokadı diye bakıyorum.”
Sabri Tandoğan Efendi Hz.
HEPSİNİN AZİZ RUHLARINA FATİHALARLA.