SABRİ BABA İLE BİR AKŞAM SOHBETİ
− Hocam, Münir Derman Hazretleri’nin kitaplarını okurken not aldığım iki sorum olacaktı size, müsaade eder misiniz?
Sayın Büyüğümüz Sabri Baba'mız:
− Buyur yavrum, iki değil, iki yüz soru sor.
− Efendim, Münir Derman Hz. Kitabında Hızır (A.S)’ın öğrettiği bir duadan bahsediyor ve bu duayı her gün sık sık oku, anlamını da bir bilenden öğren buyuruyorlar. Ben de izin verirseniz önce bu duayı okuyayım, sonra size sorayım Efendim:
“Ya Hak, Ya Mübiyn, Ya Habiyr, Ya Hadi, Ya Hayyu, Ya Gayyumu, Ya Evvelü, Ya Ahiru, Ya Zahiru, Ya Batınu”
Sayın Büyüğümüz:
− Yavrum burada Allah’ın zâtını en güzel şekilde anlatan sıfatlar geçiyor. Bir kimse bunları okuyarak Allah’a günden güne yakınlaşma imkânı bulur. Münir Bey’in bu duayı okumadığı hiçbir sohbeti olmazdı.
− Sohbetin başında mı okurdu efendim?
− Başında, sonunda… hep okurdu. Bu duayı okumanın çok büyük hikmetleri var…
− Efendim, Sevgi kardeşimin öğrettiği duaya mukabil izin verirseniz ben de yine Hızır (A.S)’ın bir duasını aktarabilir miyim?
− Buyur yavrum.
− Efendim, bu duayı Hızır (A.S) bir velî zata öğretmiş. Mısri Niyazi Hazretleri’nin Hızriya-yı Cedida adlı eserinde anlatılıyor:
Hızır (A.S): “Sabahleyin müezzin efendi ezan okurken “Eşhedü enne Muhammeden Resulullah” dediği sırada, kim iki elinin başparmaklarını öper ve sonra her ikisiyle ayrı ayrı gözkapaklarını mesheder, bir yandan da “Ya Muhammed (SAV), Ey Gözümün Nuru, Gönlümün Aydınlığı Peygamberim” derse, ömür boyu kör olmaz.” buyuruyor.
Efendim, bir de ikinci olarak bir Âyet var sormak istediğim, Kaf Sûresi’nden. “Onlar ikinci yaratılıştan şüphe içindedirler.” mealinde. Münir Bey bu Âyetteki sırrın da bir bilenden sorulmasını, öğrenilmesini istemiş.
Sabri Baba:
− Yavrum, bugün bazı insanlar, insan ölüp gittikten, kemikleri toprağa karıştıktan sonra nasıl olur da tekrar diriltilebilir, nasıl olur da eski haline getirilebilir diyorlar. Oysa biz tekrar ilk yaratılışta olduğu gibi diriltileceğiz, hem de bütün ayrıntıları ile.
− Efendim, o halde insanın toprağa karışan o zerrelerinde de insan bedenine ait bütün sırlar şifrelenmiştir diyebilir miyiz? Yani meselâ toprağa insandan karışan her zerreyi o insanı bir bütün olarak oluşturacak bir tohum gibi düşünebilir miyiz?
Sayın Büyüğümüz:
− Evet yavrum. Her zerrede o ilâhi şifre yer alıyor.
− Efendim, meselâ her insanın DNA yapısı birbirinden farklı. Tek yumurta ikizlerinde bile farklı. Ve her insanın bedenine ait her hücre o şifreyi taşıyor. DNA sarmalındaki dizilimler her insanda farklı farklı.
− Meselâ bir katili cansız olduğunu düşündüğümüz küçük bir tükürük izinden veya olay yerinde düşen bir saç teli parçasından kolayca teşhis edebiliyorlar bu şifreleri kullanarak değil mi?
− Evet yavrum. O kemikler kurusa bile, o ilâhi şifre hâlâ tutulmaya, korunmaya devam ediyor.
− Efendim, bir de insanın kuyruk sokumundaki bir nokta olduğu ve o noktada tutulan bilgilerin yeniden yaratılışa başlangıç teşkil edeceği söyleniyor.
− Evet yavrum.
Sabri Tandoğan Efendi Hz.
Onun ve Hakk'a Göçen Ailesinin Aziz Ruhlarına Fatihalarla.