.
KALP KIRILACAĞINA MÜCEVHER KIRILSIN
Sultan Mahmud Gaznevi bir savaş sonunda çok kıymetli bir mücevher taşı ganimet olarak ele geçirir. Sonra taşı eline alarak baş vezirine:
-Al bu taşı kır, paramparça et, der. Baş vezir der ki:
- Aman efendim bu çok kıymetli, ben bunu kıramam.
Sonra yanındaki diğer vezire aynı şeyi söyler. O da:
- Bu çok kıymetlidir, kırılmaz, der.
Diğerleri de aynı şeyi söylerler.
Sultan, özel hizmetçisi Ayaz’ı çağırıp:
-Al bu taşı kır, der. Daha demeye kalmadan Ayaz taşı yere vurup kırar, paramparça eder.
-Ayaz sen ne yaptın, vezirler bunun çok kıymetli mücevher olduğunu söylediler. Nasıl kırarsın bunu?
- Efendim, ben mücevherden ne anlarım, benim için kıymetli olan sizin emrinizdir, sizin kalbinizdir. Kalbiniz kırılıcağına,varsın mücevher kırılsın.
Sultan vezirlerine dönüp der ki:
- Ayaz’ı niçin sevdiğimi anladınız değil mi? Sizin gibi beni bir taşa değişmedi.